Bahçeli'den AKP'ye uyarı

Bahçeli'den AKP'ye uyarı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Tunus'un ardından Mısır'da yaşanan gelişmelerle ilgili hükümeti "Ortadoğu'yu etki ve tesir altına alan kaosun, ülkemize sirayet etme riski üzerine iyi düşünmek gerekir. Yakın coğrafyalardaki kargaşanın kendi vatanımızda k
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Meclis Grup Toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi. Grup toplantısına, geçen hafta MHP'ye katılan İstanbul Milletvekili Murat Başesgioğlu, Antalya Milletvekili Yusuf Ziya İrbeç ile eski futbolcu Saffet Sancaklı gibi isimler de ilk kez katıldı.

"Bu devran son bulmalı"

Bahçeli, geçen hafta '2023'e Doğru Yükselen Ülke Türkiye Sözleşmesi'ni büyük bir coşku ve heyecan içinde dile getirdiklerini "Sesime Kulak Ver Türkiye, Ses Ver Türkiye" diyerek tarihi bir toplantıyı gerçekleştirdiklerini söyledi. Bahçeli, Türkiye'nin 'şaşkın, ağır aksak ve yorulmuş olan AKP iktidarından' kurtulma zamanının geldiğini belirterek "AKP'yi geldiği gibi göndermek için MHP iktidar olmaya taliptir, büyük bir istekle bu hedefin peşindedir" dedi. AKP'nin milleti fakir ve garip bıraktığını, yandaşlarını kayırdığını, 'uzayan kol benimkisi olsun' mantığıyla, devletin kaynaklarını yağma ettiğini savunan Bahçeli "AKP hem demokrasi yorumunda ve kabulünde hem de özgürlük algısında yanılmıştır, kandırmıştır ve kendi pis emellerine bu kavramları alet etmiştir. İnanıyorum ki Baasçı bir zihniyete sahip olan ve sultanlık peşinde koşan Başbakan Erdoğan'ın demokrasiyi ve özgürlükleri hakkıyla savunmasına şaibeli geçmişi asla müsaade etmeyecektir" diye konuştu. Sofrasında ekmeği olmayan insanların AKP hükümetinin değerler üzerinden yaptığı 'ahlaksızca siyasetin seline kapıldığı' ve adeta kendini unuttuğunu dile getiren Bahçeli "Takdir edersiniz ki bu devran artık son bulmalı ve Recep Tayyip Erdoğan partisiyle birlikte demokratik yollardan ülke gündeminden mutlaka gitmelidir" dedi.

Başbakan'a iki partili sistem uyarısı

Bahçeli grup konuşmasında 'iki partili sistem' ve Başkanlık Sistemi'yle ilgili tartışmaları da değerlendirdi. Başbakan Erdoğan'ın iki partili sistemle ilgili ABD pratiğini ve deneyimini örnek göstermesinin kendi açısından talihsizlik olduğunu ancak arkasındaki suflörün kimliğini göstermesi açısından da anlamlı olduğunu söyledi. Bahçeli şöyle konuştu:

"Anlaşıldığı kadarıyla Recep Tayyip Erdoğan, sürekli büyüttüğü nefretiyle, yıllardır hesaplaşmak için fırsat kolladığı Cumhuriyet'i darağacına çıkarabilmek amacıyla önümüzdeki seçimi bir dönüm noktası olarak tayip etmiştir. Kendisi için demokrasi vasıtadır ve Türkiye'nin yıkılması ve Türk milletinin etnik kıvılcımla yanması için ara istasyondur. Bu zihniyet bundan sonra her şeyi ikilemeyi mi amaçlamaktadır? İki partili yapının yerleşmesi için iki dilli, iki milletli iki bayraklı bir karanlığa girilmesi mi istenmektedir. Başbakan Erdoğan bir tarafta milletimizi 36'ya bölüp küçültürken öbür tarafta siyasi terziliğe soyunmuş ve bu defa da partileri kesip biçmek için süresel işbirlikçilerinden aldığı kör makasla harekete geçmiştir. 12 Eylül rejiminin iki partili siyasi sistem oluşturma girişiminin aynısına bugün Başbakan Erdoğan da niyetlenmiş ve ihtilal zihniyetiyle aynı karede buluşmuştur."

"Önce federasyon ardından konfederasyon ve sonunda da bağımsız Kürdistan"

MHP düşmanlığının Başbakan'da tarifi olmayan bir noktaya geldiğini de belirten Bahçeli, sürecin önümüzdeki seçimlerden sonra iktidar zihniyetinin istediği gibi işlemesi halinde önce federasyon ardından konfederasyon ve sonunda da bağımsız Kürdistan devletinin oluşmasının amaçlandığını söyledi. Bahçeli "AKP ile CHP arasındaki mutabakatın netleştiği ve birlikte koalisyon şartlarının olgunlaşmaya başladığı bir ortamda partimizin bunlar karşısında yegane milli güç olduğu tartışmasızdır" dedi.

 

"Yeni bir tür mandacı ve himayeci zihniyeti gösteriyor"

Bahçeli Başkanlık Sistemi'yle ilgili yaklaşımların da iki partili sistem taleplerinden ayrı olmadığını belirtirken Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül'ün 'Başkanlık' konusunda görüntüde ters düştüğünü ifade etti. Sorunsuz denilen sistemle ilgili ABD'de 1995-1996 yıllarında büyük sıkıntılar olduğunu ve sistemin işletilmesinin güçlükle sağlanabildiğini söyleyen Bahçeli "Kendi içinde başka birçok çelişkiyi taşıyan bu sistem ABD'ye uygun olabilir ya da bu sistemin işleyişinden kaynaklanan yükleri AKP toplumu kaldırabilir. Ne var ki ABD için iyi olanın bizim için de iyi olduğunu düşünmek ve böyle düşünce izharında bulunmak yeni tür bir mandacı ve himayeci zihniyeti göstermesi bakımından ibretlik bir örnek teşkil etmiştir" dedi.

 

"Başbakan tiranlığa özeniyor"

Başbakan için Başkanlık sisteminin 'tek adamlığa yönelik heveslerin bastırılamaz bir yansıması' olduğunu, Erdoğan'ın tiranlığa özendiğini ve Ortadoğu sultanlarını kendisine örnek almaya başladığını savunan Bahçeli "Ama arkasına bakmadan ülkesinden kaçanların ve posterleri meydanlarda yakılanların acı sonlarını da aklından hiç çıkarmaması hayrına olacaktır" dedi.
 

"Gökte yıldız ararken kör kuyuya düşenler"

Konuşmasında Tunus'ta başlayan ve Mısır'a sıçrayan olayları da değerlendiren Bahçeli, "Demokrasi ararken devletlerini, insanlarını kaybedenlerin, ülkelerini tam bir küresel kanlı projelerin merkezi yapanların, kısaca gökte yıldız ararken önündeki kör kuyuya düşenlerin ibret verici hallerini hatırlatmakta yarar var" dedi. Demokrasinin Müslümanların da hakkı olduğunu ancak zorlama ve müdahaleci kuvvetlerin dışarıdan dayattığı değişimlerin sonuç vermesinin tartışmalı olduğunu dile getiren Bahçeli şunları söyledi:

"Tunus'la başlayıp diğer ülkelere sıçrama eğilimi gösteren gelişmeler ile birlikte Başbakan Erdoğan'ın eşbaşkanlığını yaptığı Washington mahreçli 'Büyük Ortadoğu Projesi'nin yeni ve ileri bir aşamasına geçilmeye başlandığı anlaşılmaktadır. Geçmişte diktatörlükleri kendi elleriyle kurgulayan, krallıkları, emirlikleri, şeyhlikleri, sultanlıkları kutsayan ve sömürü çarkını bunlar üzerinden sürdürenler ne olmuştur da şimdi aynı ülkelerde demokrasiyi ister ve tavsiye eder hale gelmişlerdir. Bundan sonra Mısır'a sirayet ederek bölgeye yayılan olayların daha başka gelişmelere kapı aralaması ve değişik ülkelere sıçraması şaşırtıcı olmayacaktır. Partimiz gelişmeleri yakından takip etmekte ve okumaktadır."

"Ülkemize sirayet etme riski üzerine iyi düşünülmeli"

Yaşanan olaylarla birlikte muhataplarınca ders alınması gereken hususlar olduğunu da belirten Bahçeli, "Öncelikle Ortadoğu'yu etki ve tesir altına alan kaosun, ülkemize sirayet etmesi riski üzerine iyi düşünmek gerekmektedir. Bölücü odakların ayaklanma provaları yaptığı bir süreçte, yakın coğrafyalardaki kargaşanın kendi vatanımızda karşılık bulmaması için herkes sorumlu davranmalı, sözlerinin nereye varacağını iyi hesap etmeli ve tahriklere karşı çok dikkatli olmalıdır. Bugün komşu ülkelerde sokaklara taşmış olan kalabalıklara kulak verilmesini temenni eden iktidar zihniyetinin, Allah korusun yarın ülkemizde bir kalkışma için fırsat kollayanların eline malzeme vermekten kaçınması gerekmektedir. Ayrıca Başbakan Erdoğan ve AKP'nin çıkarması gereken dersler arasında ise; baskı, zulüm ve iktidar gücünü kötüye kullanmanın nelere yol açabileceği hususları yer almaktadır. Yolsuzluğun, işsizliğin ve yandaşları kayırmanın toplumdaki öfkeyi nasıl bir anda patlattığını ve dış yönlendirmelere açık hale getirdiğini bu vesileyle görmek lazımdır" diye konuştu.

"Korku imparatorluğu kuranların sonunun ne olacağının gelişmelere bakılarak anlaşılabilir"

Devlet kaynaklarını aile fertleriyle birlikte kendisine ve etrafındakilere yontanların bir anda nefret dalgasıyla karşılaşabileceğini ve korku imparatorluğu kuranların sonunun ne olacağının gelişmelere bakılarak anlaşılabileceğini söyleyen Bahçeli, "Bu olayları bahane ederek, yaşanılan toplumsal hareketlenmenin itici gücünü Türkiye'nin model ülke olmasına bağlayan AKP zihniyetinden bazı zevatın ve yandaş kalemlerin ya akılları durmuş ve gözleri kararmıştır; ya da servis edilen yeni bir küresel oyunun fütursuzca savunuculuğuna soyunmuşlardır. Türkiye'nin sözüm ona sekiz yılda gelmiş olduğu noktanın, aslında sarsıntı geçiren ülkeleri ve bu ülkelerin vatandaşlarını etkilediğinden bahsetmek gaflettir ve bir sorumsuzluk örneğidir" dedi.

"Başbakanı hoşgörülü tutum takınmaya davet ediyorum"

Bahçeli, Türkiye'de işleyen demokratik bir sistem olduğunu, siyasetteki değişimin adresinin sandık olduğunu ifade ederek "AKP iktidarının gitmesinin tek yolu demokratik yollardan geçmektedir ve bu milletimizin tercihiyle hayata geçecektir. Başbakan Erdoğan ne kadar haddini aşsa da, kadroları ne kadar yolsuzluğa ve hıyanete bulaşmış olsa da tek çıkar yol sandıktır ve bunun dışında milletimizi baskıya karşı direnmeye çağırmanın kabul edilemez olduğu aşikardır.Başbakan Erdoğan'a da artan huzursuzlukları ve yayılan şikayetleri hafife almamasını tavsiye ediyor; hoşgörülü bir tutum takınmaya davet ediyorum. Er geç milletimizin iradesi bu şahsın ve partisinin üzerinden silindir gibi geçecektir ve AKP devri böylelikle bir daha açılmamak üzere kapanacaktır" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.