Bu bir darbedir!

Bu bir darbedir!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yerel mahkemenin Can Atalay hakkındaki AYM kararını Yargıtay'a göndermesine ilişkin, "Türkiye'de hukukun uygulanmasına ihtiyaç var. Yapılan iş düpedüz darbe girişimidir.

Hatay halkına 'Sen milletvekili seçemezsin, son kararı ben veririm' diyorlar. Bu bir darbedir" dedi.

 

CHP Genel Başkanı Özel, Sosyal Demokrasi Derneği'ni ziyaret etti. Yaklaşık 1 saat süren ziyarette Özel'e, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi ve parti üyeleri eşlik etti. Özgür Özel, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, dernek yönetim üyeleri ile keyifli bir kahvaltıda bir ara geldiklerini söyledi. AYM'nin TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkındaki hak ihlali kararının İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce yeniden Yargıtay'a gönderilmesini değerlendiren Özel, "Bugün artık Türkiye'de hukukun üstünlüğünden, kuvvetler ayrılığından bahsetmek için hiçbir gerekçe kalmadı. Artık iktidar partisine yakın, iktidara müzahir hiç kimse tutup da 'Türkiye'de hukuk var' demesin. Anayasamız var, bu bir toplum sözleşmesi. Anayasa'da, 'AYM kararları herkes için' diyor. 'Tüm gerçek ve tüzel kişiler için' diyor. Ayrıca yasama, yürütme ve yargı organları açısından bağlayıcı olduğunu söylüyor. Gerekçeli karar yayınlandıktan sonra uygulanır. AYM, Can Atalay ile ilgili son kararını oy çokluğu ile 3 karşı oya karşı aldı; ama yerel mahkemeye bildirirken oy birliği ile gereğini yapmak ve karar kurmak üzere bildirdi. Yani AYM'de Can Atalay kararına katılmayan üyeler dahil kararın uygulanmak üzere yerel mahkemeye yollanmasına oy birliği ile karar verdiler. Aksi Anayasa'yı inkar olur" ifadelerini kullandı.

 

Kişisel husumet meselesi

 

Bir yerel mahkemenin, Anayasa Mahkemesi'ne direnemeyeceğini belirten Özel, "Direniyorsa talimatlandırılmıştır. Bu talimat, kuvvetler ayrılığını hiçe sayan yürütme organının başı tarafından verilmiştir. Bunun aksini kim iddia ediyorsa, bu milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyordur. Evrensel hukuk normlarının dışında, şu kadarını söyleyelim. Osmanlı'nın tarihi ile gurur duyup, onunla övünmeyi kimseye bırakmayanlara söyleyelim. Fatih Sultan Mehmet diyor ki; 'Kadıyı satın alırsanız, adalet ölür. Adalet ölürse, birazdan devlet ölür.' Bugün yapılmaya çalışılan iş belki madden değil ama manen kadının satın alınmasıdır. Manen mahkemenin iradesinin, yürütmenin başı tarafından ele geçirilmesidir. Çünkü Gezi Davası, onun kişisel husumet meselesidir" dedi.

 

Adaleti öldürüyorlar

 

Özel, Türkiye'de kimin hapse gireceğine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın karar verdiğini iddia ederek, “Bu can bu bedende durdukça salmam dediği papazı, bir telefon ile oval ofise uçuran, Merkel'in bir telefonu ile Deniz Yücel'i bırakan birisi, bugün dünya liderlerinden birinden telefon gelse Can Atalay'ı bırakır ama Türkiye'nin buna ihtiyacı yok. Türkiye'nin hukukun uygulanmasına ihtiyacı var. Yapılan iş düpedüz darbe girişimidir. Hatay halkına 'Sen milletvekili seçemezsin, son kararı ben veririm' diyorlar. Bu bir darbedir. Millet Meclisi'ne, 'Siz milletvekilinizi yemine çağıramazsınız, son kararı ben veririm' diyorlar. Bu bir darbedir. Meclis Başkanı'na, 'Sen benim kararımı okutacaksın' diye ayar veriyorlar. Hepimize birden, 'Anayasa'nın bir hükmü yok, bu ülkeyi yönetenin kendi kafasına göre bir anayasası var' diyorlar. Buna bütün Türkiye, bütün kurumlarıyla ve Türkiye'nin yarınlarına umut bağlamak isteyen herkes direnmelidir. 'Kadı satın alınırsa adalet ölür.' Bugün adalet ölmüştür. 'Adalet ölürse yakında devlet ölür' diyor Fatih Sultan Mehmet. Sözümüze değer veren herkesin hukukun üstünlüğüne inandığını biliyorum; ama siyasi görüşü bizden uzak olan herkesin hiç olmazsa dönüp bir Fatih Sultan Mehmet'in ne dediğine bakmasını bekliyoruz. Bunlar adaleti öldürmeye devam ediyorlar. Bu ülkenin geleceğine yapılabilecek en büyük kötülüktür."

 

Hayat pahalılığı ne olacak?

 

Özel, dün açıklanan asgari ücret miktarına ilişkin de “Asgari ücretin kaç lira olduğundan çok bugün neyi satın aldığı ve seneye neyi satın alacağı ile ilgilenmek lazım. Büyük bir kandırmaca ile karşı karşıyayız. Verilen zam son 6 aydaki enflasyonu telafi eden bir zamdır. Önümüzdeki 1 yıllık enflasyon ve hayat pahalılığı ne olacak? Bugün belirlenen asgari ücretin yanında, mutlaka en az 3 ayda bir asgari ücretin belirleneceğinin taahhüdünün verilmesi gerekir. Çünkü inanılmaz bir hayat pahalılığı var. Hiçbir mal ve hizmet 1 ay önce satın alındığı fiyata satın alınamıyor. Her gün asgari ücret erimeye devam edecek. Bunlar '6 ay sonra bile zam yapmayacağız, 1 sene bu asgari ücret olacak' diyorlar. 1 sene sonra bugünkü satın alınan mal, hizmet, doldurulan file 1 sene sonra kaç paraya dolacak?” diye sordu.

 

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.