Otobüsün önünü kestiler!

Otobüsün önünü kestiler!
Başbakan Erdoğan ve beraberindeki heyeti taşıyan otobüsün önünü kestiler

Erdoğan ve beraberinde İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı taşıyan uçak saat 13.00'de Isparta Süleyman Demirel Havaalanı'na indi. Isparta Valisi Memduh Oğuz, Burdur Valisi Süleyman Tapsız, belediye başkanları ve bürokratlar tarafından karşılanan Başbakan Erdoğan, yine başbakanlığa ait otobüse geçerek Burdur'a hareket etti.

Burdur merkeze bağlı Gökçebağ Köyü sakinleri, Başbakan Erdoğan'ı taşıyan otobüsün önünü kesti. Köy sakinleri, yola alt geçit istedi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım otobüsten inip köylülerle görüştü, "Başbakanı isteriz" diye bağıran köy sakinlerinin ısrarı üzerine Başbakan Erdoğan, "Toplu açılışımıza birlikte gelin. Bu coşkuyu orada bekliyorum" dedi. Köylülerin salep ısrarı üzerine, "Akşam Denizli'de olmam lazım" diye yanıt verdi.
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Burdur'da yaptığı konuşmada CHP ve MHP'yi tahrik siyaseti üretmekle suçladı. Erdoğan, "Bunlar ne zaman koalisyonlarda ortak oldularsa Türkiye'nin tüm dengelerini, istikrarını, huzurunu alt üst ettiler. Bugün de bunu yapıyorlar. Bugün de tahrik siyaseti üretiyorlar. Bugün de huzura, birliğe, bütünlüğe kast ediyorlar" dedi.

Toplu açılışlar ve TOKİ'nin yaptığı konutların anahtar teslim töreni için Burdur’a gelen Başbakan Erdoğan, Cumhuriyet Meydanı'nda 5 bin kişiye hitap etti. Erdoğan, konuşmasında, Burdurluların 'At ölür eğeri kalır, pehlivan ölür namı kalır' sözünü hatırlatarak, geride eser bırakabilmek için, gökkubbe altında hoş bir seda bırakabilmek, milletin hayır duasına mazhar olabilmek için gayret ettiklerini söyledi. "Biz sizlere efendi olmak için değil, hizmetkar olmak için varız" diyen Erdoğan, 'Vur vur inlesin, Gandi Kemal dinlesin' sloganı atan kalabalığı susup dinledi. Burdur şivesiyle "Hadi gari, durmak yok, yola devam gari" diyen Başbakan Erdoğan, CHP ve MHP'ye yüklendi.

"ERZURUM'DAKİ BEREKETİ O DA HİSSEDEBİLSEYDİ”

Erzurum'da başlayan 25'inci Uluslararası Üniversiteler Kış Oyunları'na 58 ülkeden 3 bini aşkın sporcunun katıldığını söyleyen Başbakan Erdoğan, açılış törenine davet edilmesine rağmen gelmeyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. Başbakan Erdoğan bu olimpiyatlar için hükümetin 650 milyon lira harcadığını belirterek şöyle konuştu:

“Keşke gelseydi, keşke Erzurum'daki o muhteşem yatırımları görebilseydi. Keşke Erzurum'daki o muhteşem coşkuya, heyecana, sevince, bütün Türkiye ile birlikte o da tanık olabilseydi, oradaki mutluluğu o da paylaşabilseydi. Açılış töreninde ince ince yağan karı görüp, Erzurum'daki bereketi keşke o da hissedebilseydi ama işte görmeye göz gerek, hissetmeye yürek gerek. Sevinci, heyecanı paylaşmaya engin bir gönül gerek. Bunlar, bu muhalefet, hiçbiri, milletin heyecanını, sevincini paylaşmayı beceremezler. Bunlar, hizmeti de, hizmeti takdir etmeyi de beceremezler. Bunların tek yaptığı vardır, o da bozmak."

"TAHRİK SİYASETİ ÜRETİYORLAR"

Eleştirilerini, "Bunlar ne zaman geldilerse, ne zaman iktidarın bir ucundan tuttularsa bozdular" diye sürdüren Başbakan Erdoğan, "5 yıl iktidara tahammül edemediler, 4 yıllık iktidar dönemlerine tahammül edemediler, hemen bırakıp kaçtılar" dedi.

Muhalefetin tahrik siyaseti ürettiğini öne süren Erdoğan, "Bunlar ne zaman koalisyonlarda ortak oldularsa Türkiye'nin tüm dengelerini, istikrarını, huzurunu alt üst ettiler. Bugün de bunu yapıyorlar. Bugün de tahrik siyaseti üretiyorlar. Bugün de huzura, birliğe, bütünlüğe kast ediyorlar" diye konuştu.

'EŞKIYA MISINIZ SİZ?'

CHP'li milletvekillerinin bir araya gelerek bir bildiri yayınladığına dikkati çeken Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dikkatinizi çekiyorum, halkı, sokak sokak, mahalle mahalle direnmeye çağırıyorlar. Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Böyle bir düşüncesizlik olur mu? Böyle bir siyasi parti, bir milletvekili bu kadar sağduyudan uzak olabilir mi? Bir genel başkan partisi üzerinde, milletvekilleri üzerinde bu kadar kayıtsız, ilgisiz olabilir mi? Siyasi parti değil, sanki yol geçen hani. Sabah erken kalkan bildiri yayınlıyor, her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Birinin söylediği, diğerininkini tutmuyor. Partisine sahip çıkamayan, partisinde disiplini, üslup birliğini sağlayamayan bir genel başkan Türkiye'ye ne verebilir? Sokak sokak, mahalle mahalle direnmek ne demek? Eşkıya mısınız siz? Ne zamandan beri eşkıyalık, anarşi CHP'nin politikası haline geldi? Şu anda seçimlere 5 ay kalmış. AK Parti'yi hazmedemiyorsanız, sandıkta mücadele edersiniz. Bunca yıldan sonra CHP yönetimine demokrasi dersi, hukuk dersi mi vereceğiz? CHP yöneticilerinin sorumsuz davranışları başlı başına bir demokrasi sorununa dönüşmektedir.”

TAHRİK SİYASETİNİN ACI ÖRNEKLERİ

Başbakan Erdoğan, bu tahrik siyasetini aynen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'de de gördüğünü söyledi. "MHP"li kardeşlerime de sesleniyorum" diyen Erdoğan, ülkenin ne çekerse tahrik siyasetinden çekeceğini ifade ederek, diğer genel başkanlara kendi dilleriyle konuşmamaya gayret edeceğini söyledi.

Tahrik siyasetinin acı örneklerinin geçmişte çok yaşandığını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

“1980 öncesinde Kahramanmaraş'ta, Çorum'da, tüm oralarda meydana gelen acı olaylar işte bu zihniyetin, bu sorumsuz zihniyetin, bu tarz tahriklerin ürünüdür. 1980 ve öncesinde sokağa dökülüp kardeşine, komşusuna kurşun atanlar, işte böyle zihniyetlerin tezgahına gelmiş, böyle zihniyetlerin tahrikiyle hareket etmiş, oyunlarına kanmış kişilerdir. Sivas, Gazi Mahallesi olayları işte bu gözünü kan bürümüş, muvazenesini kaybetmiş kişiliklerin, onların tahriklerinin ürünüdür. Bunlar Türkiye'de nelerden rahatsızlar biliyor musunuz? Kardeşlikten, dayanışmadan, huzur ve istikrardan rahatsızlar. Bunlar büyüyen ekonomiden rahatsızlar, itibarlı dış politikadan, güçlü Türkiye'den, büyüyen Türkiye'den rahatsızlar. Bunlar, aynı sorumsuz tavrı 1960 yılında merhum Adnan Menderes'e karşı göstermişlerdi. Demokratik yollarla, milletin teveccühüyle sandıkta iş başına gelemeyeceklerini anlayanlar, işte böyle tahrikle iktidara gelebilmek için toplumun bir kesimini galeyana getirdiler."

"MİLLET DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKIYOR"

"Bunların gücü siyasi rakipleriyle baş etmeye yetmez" diyen Erdoğan, "Bunlar sürekli başka güçlerden, hukuksuzluktan medet umarlar. Kusura bakmayın beyler, o devirler geride kaldı. Bugün millet reyine sahip çıkıyor. Millet bugün bizzat demokrasiye sahip çıkıyor. Gücünüz yetiyorsa 4.5 ay sonra sandık önümüze gelecek. İşte mahalle, işte sandık" diye konuştu.

'VİCDANIYLA KARAR VEREN YARGIÇLAR'

Yargıdaki düzenlemelere yönelik eleştirilere de değinen Erdoğan, "Neymiş yargı kuşatılıyormuş, neymiş yargı siyasallaştırılıyormuş. Yargı siyasallaşmıyor, yargı kuşatılmıyor, yargı AK Parti'nin kontrolüne geçmiyor. Tam tersine yargı, milletin yargısı haline geliyor. Yargı, CHP'nin tahakkümünden kurtuluyor, yargı, 'Onama mı istersin, bozma mı istersin?' diyen yargıçların elinden, vicdanıyla karar veren yargıçların eline geçiyor" diye konuştu.

ÜÇ KEÇİYİ GÜDEMEZLER

CHP Lideri Kılıçdaroğlu'ndan milletvekillerinin bildirisi karşısında derhal açıklama beklediğini kaydeden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu milletvekilleriyle ilgili olarak ne yapacağını, nasıl bir karar vereceğini, ne söyleyeceğini demokrasi adına merakla beklediklerini söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burdurluların güzel bir sözü var, 'Güttüğü 3 keçi, ıslığı dağı taşı deldi geçti'. Bunlara 3 tane keçi verseniz, 3 tane teke verseniz inanın güdemezler ama ortalığı gürültüye vermek, kuru gürültü yapmak konusunda da inanın kimse bunların ellerine su dökemez. CHP'de bir çarkçı vardı, sabah bir şey söyleyip, öğlen çark ediyordu, öğlen söylediğini akşam yalanlıyordu. Şimdi durum değişti, şimdi çarkçı, çarkçıbaşı oldu. Alt düzeyde çarkçılar ortaya çıktı. Sadece genel başkan değil, genel başkan yardımcıları, milletvekilleri habire çark etmeye başladılar. Sadece insaf diyorum. Ben bunları milletime, size, sizin engin ferasetinize havale ediyorum.”

'ÇATLAMASIN, BİZİMLE BERABER OLSUNLAR'

Türkiye'ye, Burdur'a 8 yıldır yaptıklarının orta olduğunu ifade eden Erdoğan, canla başla, gece gündüz çalışarak 2023'e kadar Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında sokacaklarını vurguladı. Erdoğan, 2023 hedeflerini açıklamalarıyla birlikte muhalefetin de 2023'ü konuşmaya başladığına belirtti. Açılışa katılanların “Kıskananlar çatlasın” diye tempo tutmaları üzerine Erdoğan, “Gençler, isterseniz çatlamasın, onlarda bizimle beraber olsun. Onlar da inşallah hakikati görecekler, bizimle beraber bu yola devam edecekler. Ben buna inanıyorum. 8 yıldır yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir” dedi

81 vilayetin hızla değiştiğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin istikrarla, güvenle kalkındığını ve çok güzel bir ivme yakalandığını söyledi. Dünyanın artık Türkiye'ye hayran hayran baktığını ifade eden Erdoğan, “(Bu işi nasıl başardınız?) diyorlar. Şimdi hedef 2023'te dünyanın ilk 10 ülkesi arasında bir Türkiye” diye konuştu.

TOPLU AÇILIŞ YAPTI

Daha sonra iki ayrı noktaya video konferans yöntemiyle canlı bağlantı yapılarak açılışlar gerçekleştirildi. DSİ tarafından yapılan Karaçal Barajı ile Başbakanlık Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından gerçekleştirilen 500 yataklı Burdur Öğrenci Yurdu'na bağlanıldı. Başbakan Erdoğan, baraj, öğrendi yurdu, Burdur Devlet Hastanesi ek binası, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi yeni kampüs alanının da aralarında bulunduğu 66 tesisin açılışını yaptı. Törende TOKİ tarafından yapımı tamamlanan konutların anahtarları da Başbakan Erdoğan tarafından hak sahiplerine teslim edildi. Bu sırada törene katılanların “üç, üç, üç” diye bağırmaları üzerine, Başbakan Erdoğan, “Hep malum böyle 'üç, üç, üç' diye bağırıyorsunuz da, inşallah bağıranlar bekarlar değildir” dedi.

Köylüler salep ikram etmek istedi

* Erdoğan'ın Burdur gezisine İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım eşlik etti.

* Erdoğan'ı taşıyan 'ANA' uçağı, saat 13.00’de Isparta Süleyman Demirel Havalimanı’na indi. Isparta Valisi Memduh Oğuz, Burdur Valisi Süleyman Tapsız, belediye başkanları ve bürokratlar tarafından karşılanan Başbakan Erdoğan, yine başbakanlığa ait otobüse geçerek Burdur’a hareket etti.

* Burdur merkeze bağlı Gökçebağ Köyü sakinleri, Başbakan Erdoğan’ı taşıyan otobüsün önünü kesti. Köy sakinleri, yola alt geçit istedi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım otobüsten inip köylülerle görüştü, 'Başbakanı isteriz' diye bağıran köy sakinlerinin ısrarı üzerine Başbakan Erdoğan, "Toplu açılışımıza birlikte gelin. Bu coşkuyu orada bekliyorum" dedi. Köylülerin salep ikramı ısrarı üzerine Erdoğan, "Akşam Denizli’de olmam lazım" diye yanıt verdi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.