Fatma Sarıbıyık Yıldırım

Fatma Sarıbıyık Yıldırım

Sabır taşı mı sandınız, stres topu mu?

Sabır taşı mı sandınız, stres topu mu?

Son zamanlarda tahammül sınırlarımda dolaşanlar var. Yada eskiden daha umursamadığım olaylar artık canımı sıkıyor. Son zamanların en tartışmalı mevzusu artık söylemeye bile gerek yok Silivri Belediyesinin ihale olayı... İpler gerildikçe geriliyor... Ve o gerginliğin stresinden de herkes etkileniyor. Bu etkileşim belli ki CHP'nin gerek ilçedeki gerek belediyedeki bütün kadrolarını çok olumsuz etkiliyor. CHP'nin önceki akşam gerçekleştirdiği örgüt toplantısına katıldık basın mensupları olarak.

Davetliydik... Öyle habersiz gidenlerden değil yani. Davetli olduğunuz bir yerde, o davete katılım göstermişseniz ne beklersiniz. Daha doğrusu neyi bile beklemenize gerek kalmamalı? Elbetteki saygı ve nezaket...

Ancak CHP'nin her gerilim döneminde basına saldırı tavrı bugün de hala aynı yerini koruyor bünyesinde... Davet ettiğiniz örgüt toplantınızda basın mensuplarına gülücükler saçıp pozlar verip, önemsediğiniz yönündeki söylemlerinizi vurgulayarak 'sayın basın mensupları' cümleleriyle başlarsanız konuşmalarınıza ve halka sizin sesinizi duyurma konusunda iletişim aracı olarak görürseniz orada bulunan basın mensubunu, sonra da aynı basın mensuplarına hakaret edemezsiniz. Etmemelisiniz.

Ama şuursuzun biri çıkıp tenzih etmeksizin tüm basın mensuplarına 'Kan emici bunlar, kan emici' derse ve ben orada kafasına bir odun indirmezsem o benim nezaketimdendir. Kim arkadaş o kan emici? Hanginizin neresini emdi bugüne kadar? Emdi de ne diye davet ediyorsun? Basın = Kan emici ise niye davet ediyorsun? Davet ediyorsan niye terbiyesizlik yapıyorsun? Davet ettiğin basın mensubuna senin örgütünün bir üyesi hakaret ediyorsa sen neden susturmuyor, tepki göstermiyor, engel olmuyorsun? Onaylıyor musun?

Bu tavırlara çokça alışığız aslında ama tahammül meselesi artık şekil değiştirmeye başlıyor. Bu böyle devam ederse lisanı münasiple falan da değil çok ağır biçimde yaparız gereğini, söylemediniz, uyarmadınız demeyin sonrasında! Duyurulur...

İster oku, ister okuma!

Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı tarafından gazetemize bir faks gönderilmiş. Merkezi Silivri olmayan gazetelerin aboneliklerini sonlandırma kararı almışlar. Yani bir gazetenin merkezi Silivri değilse, SİBESO bundan sonra o gazeteyi okumayacakmış. Okumasın!

O ilçede temsilcisi bulunan gazeteleri yarın basın toplantısı yaptığında da keza aynı biçimde aramasın. Önemsemediği gazetede yarın yapacağı muhtemel açıklamaları görmeyi beklemesin. Madem bizi önemsemiyor, okuma gereği hissetmiyor, takip etmeye lüzum görmüyor, bölgenin en iddialı gazetesinin bu ilçedeki temsilcisi olarak kendilerini beni yok saydıkları kadar yok sayacağımdan emin olabilirler. 
 
 
 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatma Sarıbıyık Yıldırım Arşivi