KALBİNİZİ YORMAYIN!

KALBİNİZİ YORMAYIN!
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre günümüzde her 3 kişiden birinde yüksek tansiyon sorunu görülüyor.

Önlem alındığı takdirde, 30 yıl içinde 76 milyon kişinin yüksek tansiyonun getirdiği hayati tehlikeden kurtulabileceği tahmin ediliyor. Ancak yüksek tansiyonun tedavisi kadar, gün içindeki tansiyon düzeyi değişikliklerinin de kontrol altında tutulması gerekiyor. Ortalama düzeyde tutulmayan tansiyon, başta kalp krizi olmak üzere, beyin kanaması gibi birçok riski beraberinde getirebiliyor. Yüksek tansiyon ve tedavisi hakkında bilgi veren Kardiyoloji Uzmanı Dr. Kamuran Seyidoğlu, "Yüksek tansiyon vücudun atardamarlarını etkileyen yaygın bir durum olarak biliniyor. Bir kişinin yüksek tansiyonu varsa, kanın atardamar duvarlarına doğru itilme kuvveti yüksek oluyor. Bu da kalbin kanı pompalamak için daha fazla çalışması anlamına geliyor. Fazla çalışan kalp ise yoruluyor. Sonunda kalp krizi, kalp yetmezliği, damar tıkanıklıkları, beyin kanaması gibi hayati sorunlar ortaya çıkabiliyor" dedi.

Risk yüksek

“Yüksek tansiyon veya hipertansiyonun nadiren fark edilebilir semptomları vardır” diyen Seyidoğlu, “Ancak tedavi edilmezse kalp krizi ve felç gibi ciddi sorunlara yakalanma riskini artırır. Son araştırmalara göre günümüzde 3 kişiden birinde yüksek tansiyon bulunmaktadır. Eğer yüksek tansiyon doğru tedavi edilirse 30 yıl içinde 76 milyon kişinin hayati riskten kurtulacağı öngörülmektedir. Tansiyonun yüksek olup olmadığını öğrenmenin tek yolu da tansiyonu sürekli kontrol etmekten geçmektedir" ifadelerini kullandı. Yüksek tansiyonun tedavi edilmesinin yanında tansiyon değerlerinin de kontrolde tutulmasının önemli olduğuna değinen Uzm. Dr. Seyidoğlu, “Tansiyonun 140/90 mmHg veya daha yüksek olması hipertansiyon kabul edilir. İdeal tansiyon değerleri ise kılavuzlara göre 90/60mmHg ile 120/80mmHg arasında olmalıdır. Tansiyonun 90/60 mmHg veya daha düşük olması da düşük tansiyon olarak bilinir. Genellikle tansiyon 120/80 mmHg ile 140/90 mmHg arasında tutulmazsa yüksek tansiyona yakalanma riskiyle karşı karşıya kalınabilir" diye konuştu.

Kalp krizini getirebilir

Yüksek tansiyonun damarlara, kalbe, beyne, böbreklere ve gözlere olumsuz etkileri olabileceğinin altını çizen Uzm. Dr. Seyidoğlu, “Kalıcı yüksek tansiyon, kalp krizi, kalp yetmezliği, aort anevrizması, periferik arter hastalığı, böbrek sorunları, vasküler demans, beyin kanaması gibi hayati risk oluşturan sorunlara sebep olur. Yüksek tansiyonla birlikte tansiyonun değişkenliği de tehlike oluşturabilir. Kan basıncındaki değişkenlikler de kalp krizi ve felç riskinin bir göstergesi olabilir. Yani tansiyon değerleri dalgalanan hastalar, ilaç tedavisiyle kontrol altında tutulan yüksek ancak sabit kan basıncına sahip hastalara göre 'kardiyovasküler olay' açısından daha fazla risk altında olabilir" dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.