Seçim zamanları yaklaşmaya başladıktan sonra her şey değişim göstermeye başladı..Yazılanlar,hitaplar,konular,insanlar…

İki kişi bir araya geldiğinde hep memleket meseleleri konuşulur, “nolcak bu memleketin hali”denir ,herkes “ben olsaydım böyle yapardım,şöyle yapardım”cümlelerinin arkasına sığınır…Ama her şey yerli yerinde durur,hayatlarımızdaki koşturmaca bitmek bilmez ve biz her şeye sadece seyirci  kalırız.Hep ülkeyi yönetenlere,muhaliflere söyleyecek sözlerimiz vardır ama harekete geçecek gücümüz hiç yoktur.Su akar yatağını bulur da,akacak su varsa tabii..

Son zamanlarda kalemşörler de hep seçim den bahsetmeye başladılar.Çekişmeli olacak bu seçim  zamanların da ,herkes kendi  işine yarayacak adaylar için çabalayacak.Kimi çocuğunu işe sokabilmek için,kimi evindeki-işyerindeki eksikleri sipariş etmek için,kimi bulunduğu yerde yerini  sağlamlaştırmak için,kimi  cebini hak etmediği paralarla doldurmak için,çok  azı da ilçesinin geleceği için…Yani ballı satırlar,üstü kapalı tehditler,kapı önlerindeki sözde yandaşlar, yaklaşım senaryoları hazırlamaktalar…Oldukça meşguller..Gerçi “deli verdi,akıllı yedi”atasözü her şeyi tam anlamıyla doğrulamakta..

Hayatınız boyunca helalleşmeyi son nefese  bırakmayın…Geçen hafta Silivri Asri Mezarlığı’nda yatmakta olan annemin mezarına gittim,günlerden pazartesi,vakit öğle sıraları.Geçip gidemedim anamın mezarı önünden,daldım içeri..Çeşmeden su doldurdum,hazırlıklı gelmediğim için Yasin’i bile telefonumdaki internetten açıp okudum.Sonra anamın mezar kenarındaki  mermere uzattım ayaklarımı,bir sigara yaktım.Sesli düşünmeye başladım,yüzüm yol kenarına dönük..İnsanlar  nasıl koşuşturuyor.Biri pazara,biri belediyeye,biri münübüse yetişmek için cayır cayır ilerliyor..Yaklaşık onbeş dakika seyrettim,ölülere dışarıda gördüklerimi anlattım..Bir yanım keşmekeşlik,diğer yanım sessizlik..Orada yatanlar sağlıklarında anneydiler,babaydılar,başkandılar,askerdiler,müdürdüler…Ama artık koşturmak için sebepleri kalmamış,derin sessizliğin için içinde,kıyamet sorgusunun derdinde ,berzah aleminde bizi beklemekteydiler.Niye mi anlattım bunları dostlar? Her ne iş yaparsanız yapın,insan hayatlarına  leke sürmeden,kul hakkı almadan,harama özenmeden nefes alın..Sigara ciğerlerimizi,hırs da yüreğimizi kirletiyor unutmayın!

Şimdi herkes gerçekten bu ilçeyi iyi yönetebilecek kişiyi  düşünsün seçim yaparken..Kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek,cebine para koyacak olanı değil..Çünkü her verilen söylenir,bunu ben adam ettim denir,anlayacağınız ahlı para haydan gelir,huya gider..

Bal tutan parmağını gerektiği kadar yalamayı  bilir..Onlarda bu bal olmazsa,etrafındakilerin kan şekeri düşer…Seçilecek insanları “beslenme çantası”olarak görmediğimiz sürece,yere daha sağlam basarız,daha onurlu yaşarız.

Zamanında ne demiş atalarımız;

“Mertlik namertliğe boyun eğerde,haysiyet paraya satılır olmuş..Hırsızlık, yolsuzluk altın değerde,dürüstlük çöplüğe atılır olmuş…”

Haydi İNSANCA kalın,hoşçakalın…