Sandıklar şeffaf!

Sandıkla seçmen arasında artık gün değil sayılı saatler kaldı.

Öncelikle sandıklarımız şeffaf olacak, şöyle zarfı sandığa attığımızda arkasından birkaç saniyede olsa bakabiliriz.

Zaten biz seçmenlere aslında seçimlerde sadece bu birkaç saniye iş düşüyor.

Dakika değil unutmayın saniye.

Elindeki zarfı sandığa bıraktın mı tamamdır.

Geçmiş olsun artık senin hiçbir hükmün, yaptırımın, gücün, eserin, söz hakkın yoktur.

Ne zamana kadar?

Bir daha önüne sandık gelene kadar!

Tabi buna ömrün müsaade ederse!

Türkiye’de durum

Fazla düşünmeden çok rahat bir şekilde; ‘8.5 yıldır iktidarda bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi bir önceki seçimlerden daha az oy alacak, Cumhuriyet Halk Partisi son üç seçimin en yüksek oyunu alacaktır’ dersek her halde bu yorumumuza fazla itiraz gelmez.

Başbakan Tayyip Erdoğan partisinin tüzüğü gereği genel başkan olarak son kez oy istiyor.

Seçim sonrası köşke mi oturur, başkanlık sitemi mi oluşur başka şey mi bilinmez ama.

Son defa önümüzdeki son dört yılda da Başbakan kalmak için oy istediği kesin.

Tabi bu durum şimdiden Erdoğan’sız bir AKP’nin geleceğini sorgulamaya şimdiden başlandı.

Azda olsa bu durumdan dolayı olsun, Erdoğan’ın giderek tek adam rolünü artırmasından olsun, işsizlik, yoksulluk, yolsuzluğun armasından olsun, kimine göre Güneydoğu, kimine göre ‘Kürt Sorunu’nun daha içinden çıkılmaz bir duruma gelmesinden dolayı olsun iktidarı elinde bulunduran AKP bir çok kesimin tepkisini üzerine çekiyor ve bir çok kesime bu sorunları çözmek için fazla ümit vermiyor.

AKP tek başına zor!

Bütün bu sorunlar başta olmak üzere Türkiye genelinde daha değişik olumsuzluklarında yer alması iki dönemdir tek başına iktidarı elinde bulunduran AKP’ye oy kaybettirecektir ve 12 Haziran sonrası tek başına hükümeti kuracak milletvekili sayısını bulmasını zorlaştıracaktır.

AKP’nin çıkaracağı milletvekili sayısını bu yorumdan aşağı yukarı tahmin edebileceğinizi düşünüyor alacağı oy oranının ise %40’ı çok az geçebileceğini düşünüyorum.

CHP yükselişte

CHP ise Kemal Kılıçdaroğlu’nun kişisel çabaları ve sempatisini de yanına alarak bu seçimlerde inanılmaz çalışmalara imza attı.

81 ilde miting yaptı. Televizyon reklamları ile, broşürler ile, basın organlarını kullanma çabaları ile AKP’nin çok fazla gerisinde kalmadı.

Bir de muhalefette olma avantajını kullanarak ülkenin bir çok yöresinde oylarını artırmayı başardı.

Bu durum ülke genelinde daha fazla kendini hissettirirse CHP gerek çıkaracağı milletvekili sayısı ve alacağı oy oranı ile ciddi bir sürpriz yapabilir.

Ben CHP’nin 200 milletvekili rakamını zorlayacağını ve oy oranın olarak ise %30 bandını yakalayacağını ve hatta azda olsa geçebileceğini tahmin ediyorum.

MHP kapalı kutu

Doğrusu MHP’nin kapalı kutu olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.

Her ne kadar kaset olaylarının partiye artı oy getireceğini düşünsem de parti içi bir takım zaafların MHP’nin daha yüksek oy almasına engel olduğunu da görmezlikte gelemeyiz.

Mesela Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin gayretleri dışında aklınıza ikinci veya üçüncü bir adam geliyor mu MHP diyince?

Açıkçası benim gelmiyor ve sırf bu yüzden bile MHP’nin yüzde on barajını zorlanarak geçebileceğini düşünüyorum.

Ya bölgemizde durum ne?

Kısaca bölgemizi de (İstanbul 3. bölge) yorumlamaya kalkarsak burada en son gerçekleşen yerel seçim sonuçları üzerinden konuşabiliriz.

2009’da; AKP:40, CHP:33, MHP:7 oranında oy almış bölgemizden.

2007’de ise; AKP:45, CHP:25 ve MHP:12 oranında oy almış.

Aradan geçen dört yılda çok şey değişti.

Mesela Genç Parti, DYP, ANAP gibi partiler tarihe karıştı.

Bazı ilçe belediyeleri el değişti.

AKP son iki seçimde oy kaybetti, CHP oylarını artırdı.

Bu orantı mantığı ile düşünecek olsak bile 12 Haziran’da kafa kafaya bir sonuç çıkabileceğine tahmin yürütebiliriz.

28 milletvekili dağılımında ise; AKP:13-14, CHP:11-12, MHP:2-3, ve bağımsızlar ? (soru işareti).

BDP’nin desteklediği bağımsızlar bir önceki seçimde bir kişi gösterdi ve çok yüksek oy oranı ile Sebahat Tuncer meclise gitti.

Şimdi ise iki kişi ile yola çıkan BDP’nin adayları baraj sorunu yaşarsa kimse şaşırmamalı.

Kısaca CHP bölgemizde de oylarını artıracak fakat bu artışın seçimlerden birinci parti olarak çıkmaya yetmesi çok zor.

Pazartesi görüşürüz

Artık bir dahaki randevumuz önümüzdeki pazartesi.

Pazar seçmen konuşacak biz yazacağız.

Sizler izleyecek, görecek ve okuyacaksınız.

Hadi hayırlısı.

Kim çok oy alırsa alsın en büyük arzumuz Türkiye kazansın.

Umarız sağlıklı, seviyeli, kavgasız, gürültüsüz, patırtısız bir seçim yaşarız.

Hoşça kalın.