28 Mart 2004 yerel seçimlerinden bir kaç ay öncedir.

O tarihlerde Genel merkez Çevre sokakta, şimdiki Parti Okulunun olduğu binadadır.

Hemen hemen Türkiye’deki tüm il ve ilçe Belediye Başkanlığı için Genel Merkezde kulis yapılmaktadır. Tabi Avcılar içinde aynı durum geçerlidir.

O seçimde ilçe Başkanı (Başkan sonradan kıvırsa da) ve yönetiminin de bir adayı vardır. Avcılar CHP ilçe eski Başkanı Cafer Çınardır bu aday.

Eski İlçe Başkanı Cafer Çınar, İlçe Sekreteri Adnan Orbeği, İlçe Saymanı Ali Özmen ve Örgütten sorumlu yönetici olarak ben Genel Merkezde Cafer Çınar için kulis yapıyoruz...

O günkü MYK üyelerini tek tek ziyaret edip destek istiyoruz.

Genel Sekreter Önder Sav hariç MYK üyelerinin tamamı Genel Başkan Deniz Baykal ne derse onu diyorlar. Genel Sekreter Önder Sav diğer MYK üyelerine nazaran daha serbest hareket ediyor.

Sav’ın odasındayız. Söz sırası bana geliyor. Ben Ankara barosunda başkanlığı sırasındaki yürüyüşteki(1984) 12 Eylül Generallerine posta koymasını ballandırarak anlatıp damardan giriyorum.

Sav birden ayağa kalkıyor, bende saniyelik bir tereddüt, dedim adam bana dalacak. Sav, boynuma bir sarıldı ki pir sarıldı. İçimden ‘tamam damarı bulduk’ dedim ve Başkanım (Genel Sekreterim demiyorum) “biz kongrede dışarıdan ithal adaya karşı duracağımızı söylemiştik, dışarıdan biri gelirse örgüte ne diyeceğiz?” Diyorum.

Önder sav sıkıca tuttuğu elimi biraz daha sıkarak “merek etme sen örgüte mahcup olmayacaksınız” demez mi! (Sav’ın kazığını yediğimizi geç anlamıştık, ancak iş işten çoktan geçmişti).

Sonra YDK başkanı İsmet Çanakçı, Genel sayman Mahmut Yıldız, Genel Başkan ve Genel Sekreter yardımcıları, MYK üyelerini başladık ziyarete. Mehmet Ali Özpolat, Eşref Erdem, Fuat Çay, Algan Hacaloğlu, Güldal Okuducu, Sinan Yerlikaya(!) ve diğerleri, hepsinden ağız birliği edilmişçesine “Genel başkanımız bilir” cevabını alıyoruz.

Sinan Yerlikaya çok ilginç bir çıkış yaptı. Cafer Çınar veya Adnan Orbeği bir soru sormuştu. Yerlikaya oturduğu koltuktan kalkıp, kafasını yarım arkaya çevirerek eliylede koltuğu işaret edip “Arkadaşlar, ben bu koltuğu kaybetmek istemem” O ara yaptığı gafı fark edip, “Ben kaybetsem sorun yokta, ya Genel Başkan kaybederse ne olur biliyormusunuz? Parti dağılır”  demesiyle hepimizin birbirinin yüzüne bakması bir olmuştu.

MYK üyesi Sinan Yerlikaya ile konuşacak hiçbir şey kalmamıştı, hepimiz aynı anda kapıya hareket ederek Yerlikaya’nın odasından kendimizi çay ocağına zor atmıştık!

(2004 yılında Sinan Yerlikaya bize; “Ben kaybetsem sorun yokta, ya Genel Başkan kaybederse ne olur biliyormusunuz? Parti dağılır” Demişti! 2010 yılında Deniz Baykal’ın gidişinde hiçte öyle olmamış, aksine ilk seçimde oy oranı 5 puan artmıştı.).

Evet, biz te o zaman öğrenmiştik Sinan Yerlikaya’nın koltuk aşkını!

Peki, Sinan Yerlikaya AKP den Tunceli Belediye başkan adayı olurmu dersiniz?

Burası Türkiye, Türkiye’de olmaz diye bir şey olmaz. En azından öyle oldu şimdiye kadar!