Bugün bir şey dikkatimi çekti. Bir belediye yardım dağıtıyor, çok amatörce (sanırım telefonla çekilmiş) fotoğrafları siyasi birileri sosyal medyaya koymuş, “X belediyemiz ile bugün şurada yardım kolilerini ihtiyaç sahiplerine teslim ettik” diye hava atıyorlar. Bu şahıslar sosyal yardım yapıyoruz sanıyorlar.

Yaptıkları bu eylem ile aslında suç işliyorlar!

Belediyelerin Siyasi parti aracılığıyla yardım dağıtamayacaklarını, bu yardımların Belediyelerin kendi bütçelerinden olduğunu ya bilmiyorlar yada provoke ediyorlar...

Belediye, yani yerinden yönetmek. ‘Doğumdan ölüme kadar yerleşkesine hizmet etmek üzere kurulmuş kurum’.

Bu kurumlar sosyal yardımda üretirler, ancak hangi parti yönetiminde olursa olsun sosyal yardımları mensubu olduğu partinin üyeleriyle değil, kendi çalışanlarıyla yaparlar.

Aksi durum partizanlık, kayırmacılık olur, buda sorunun ana kaynağını oluşturur.

Bu kayırmacılık alkımımıza sosyal adaletle alakalı bir hikayeyi getirdi.

Bakınız hikayemiz nasılmış; Amerikalı bir turist tatil için Güney Afrika ya gider. O zamanlarda ırkçılık had safhadadır. Bizimki gece bir yerlere gidip eğlenmek ister bakar ki ülkede sadece sinemalar da kalabalık var hayat orda herkes orda. Bu da girer kuyruğa bilet almak için sıra buna gelince görevli şaşkınlıkla sorar ` ilk gelişiniz mi Güney Afrika ya? ` Evet der adam. Kadın ekler burada sadece zenciler girer kuyruğa siz direkt alın gişeden bileti adam gider gişedeki kimse sorar nereden diye adam da ucuz olsun diye salondan der. Görevli ` ilk gelişiniz mi Güney Afrika ya? ` Evet der adam. Burada sadece zenciler salondan alır siz balkondan almalısınız der ve adam oradan alır bileti. Film baslar ve ara olur adamın ihtiyacı gelir ve tuvaleti arar ama bulamaz, sorar görevliye tuvalet nerede diye görevli şaşırır ` ilk gelişiniz mi Güney Afrika ya? ` Evet der adam; Burada sadece zenciler gider tuvalete siz balkondan aşağı yapın der. Adam baslar yapmaya salona, o sırada zencilerden biri kafasını kaldırır ve adam der ki `ilk gelişiniz mi Güney Afrika ya? ` Evet der adam. Zenci ekler öyle bir yere yapmayın sağa sola sallayın ki herkese eşit gelsin sosyal adalet sağlansın der.

Kıssadan hisse; Belediyeler siyasi parti etkisinden kurtulmadan hakkaniyetli görev yapamazlar.

Belediyeler hiçbir şahıs veya partinin arka bahçesi değildir.

Hiç kimse “şu belediye x partili bende x partiliyim, öyleyse burası benimdir” diye burada borazan öttüremez. Belediye başkan ve Meclis üyeleri seçildikten itibaren görev hizmet alanları seçildiği belediyede görevini tüm halka eşit şekilde hizmet üreterek sürdürmektir.

Demek ki; hiçbir kurum veya kişi Belediyelerin ürettiği sosyal yardımı kendi partisine mal edemez. Şayet ki ederse, ayrımcıdır, öteki yaratır, ayrıca suç işler!

Ne yapacaksa eşit davranmak zorundadır-ki sosyal adalet sağlansın(!)