Biz okurlarımızın talebini bizdeki alışkanlıklarını beklentilerini çok iyi biliyoruz.

Bu güne kadar “yok şu ilçe başkanı, yok bu belediye başkanı” diye yazdık durduk.

Kısa sürede değişmesini de, değişeceğinide beklemiyorduk.

Ancak ki yazdıklarımızın çoğu dahada arsızlaştı, frene basan, yavaşlayan, duran yok.

Onların, akılları fikirleri küplerini doldurmak, başkaca bir dertleri yok.

Adam ihale aldım diye bas bas bağırıyor, hatta gazetelere beyanat veriyor, ancak partisinin üst yapısı tınmıyor bile!

Bu adamı veya bu partideki başka olumsuzlukları yazsanız ne olur yazmasanız ne olur?

Adam kaçak yapmış, kamu malını gasp etmiş, onlarca yolsuzluğu kör cebbarın gözüne batmış, lakin partisinden tık yok!

Bu adamı yazsanız ne olur yazmasanız ne olur?

Adam belediye olanaklarını yağma hasanın böreği misali; iç etmiş, peşkeş çekmiş, yağmalamış! Ancak partisinde tık yok, gören gözler kör, diller lal olmuş.

Bu adamı yazsanız ne olur yazmasanız ne olur?

Kısacası biz dünde Donkişotluk yaptık, yarında yapmaya devam edeceğiz.

Biz inanıyoruz ki her yere bir Donkişot lazım, olmalıda.

İşin garibi bu ülkede her şey yapanın yanına kar kalıyor.

Kimse kimseye geçmişindeki hırsızlığını söyleyemiyor.

Dünün hırsızları beyefendi olarak çaka satıyor.

Ahlak; kubura düşmüş!

Meslek etiği; Oda ne?

Kepazelik, diz boyu falan değil boğazı aşmış.

Evet, sevgili okurlar, iki yılda bir partilerin kongreler süreci başlar.

Yarış sırasında kimsenin payandası olmamaya gayret ederiz, bu nedenle de bir süre yerel konulardan uzak kaldık.

Kongreler sürecinde genel siyasete ve olağan ortam yazılarına döner çok elzem olmadıkça yerele pek zaman ayırmayız.

Zaten bizim çizgimiz; “yerelden genele” tarzıdır, elbet ki önce kapımızın önünü süpüreceğiz.

Ee, zaten kapımızın önü de bayağıdır temizlenmediği için çer çöp dolmuş.

Yerel seçimler yaklaştı.

Merak etmeyin yakında süpürgemizi küreğimizi alıp çıkarız kapımızın önüne.

Temizlik şart. Öyle değilmi?