İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu gerçekten de farklı bir imaj çiziyor.

Adamda İstanbul valisi değil, küçük bir mahalle muhtarı edası var.

Birkaç defa aynı masada yemek yedik, oturduk, gezdik sohbet ettik.

Yerel basına ilgisi, yurttaş ile sıcak diyalogu, siyasiler ile ilişkisi.

Çok ama çok farklı.

Bütün bunlar tamam da.

Vali Mutlu bölgemizde bir çok ilçeyi ziyarete geliyor zaman zaman.

Gerek bu ziyaret edilen kurumlardan olsun gerek Vali Mutlu’yu takip eden başta (istanbulajansi.com web sitesi ve gazetesi) valiliğe ait ajanstan çıkan haberlerde olsun.

Başlıklar bir birinin aynı.

‘Vali Mutlu oldu’

‘Vali Mutlu’dan tam not’

‘Vali Mutlu, mutlu etti…!’

Hemen söyleyeyim bu başlıklar ve haberlerde beni mutsuz etti…!

Arkadaş koskoca vali hiç mi eleştiride bulunmaz.

Eksik bulduğu hizmetleri söylemez.

Önerilerde bulunmaz.

Varsa yoksa VALİ MUTLU ETTİ, MUTLU OLDU…!

Ben inanmıyorum Vali Mutlu’nun mutlu ettiğine veya mutlu olduğuna.

Hemen hemen hergün onlarca kişinin ihmal sonucu öldüğü bir şehirde.

İnsanların akıl sağlıklarını bozduğu trafik sorunu yaşanan bir şehirde.

Hırlının, hırsızın, soyguncunun, yalancının, talancının cirit attığı bir şehirde.

Her gün bir biri ardına basılan fuhuş operasyonu, uyuşturucu operasyonu, kaçakçılık operasyonu yaşanan bir şehirde.

Kaçak yapılaşma, rantsal yapılaşma, imar sahtekarlığı yaşanan bir şehirde.

O şehrin valisi MUTLU OLUYOR VE MUTLU EDİYORSA…!

Sizin mutluluk anlayışınız batsın.

Vali ne mutlu etmiştir ne de mutlu olmuştur.

Bizzat adamın içi kan ağlıyordur sizin haberiniz yok…!

Bu sıcaklarda adamın pek yazası gelmiyor ancak.
Sağolsun siyasiler başta olmak üzere, konu alanımız ahaliden o kadar açık geliyor ki, yazmasan uykuların kaçıyor.

Alın size Silivri’den bir manzara.

Yılmaz (Erdoğan diyesim geldi nedense) Kandemir almış eline yine mikrofonu.

Bas bas paraları Leyla’ya türden terelelli şarkılar mırıldanmaya.

Neymiş Özcan Işıklar 2014’de aday olsa ve seçimi kazansa Silivri’yi terk edecekmiş.

Aman aman.

Silivri’nin ve Silivrililerin de çok umurundaydı!

Aman Yılmaz ağabey, bırakma bizi.

Biz sensiz neaparız, ne ederiz?

Bak kaç gazete çıkıyor buralarda sonra o gazetelerin sayfalarını biz nasıl doldururuz?

Sonra kim bize bol kaseden röportajlar verir, tüyolar pırtlatır!

Fatma Sarıbıyık’a sesleniyorum buradan.

Silivrilileri bu türden naylon gündemler ile meşgul edici haberlerden kaçın.

Varsa ver Özcan Işıklar hakkında bomba haber manşet yapalım.

Varsa ver Yılmaz Kandemir’in başarılı bir meziyetini manşet yapalım.

Varsa ver Silivri’de hangi gazeteci ağzında kuş tutmuş o kuşun etini biz de yiyelim!

Ammma velakin…!

Sakın ha şöyle olursa böyle yaparım, böyle olursa şöyle yaparım.

Akşama kaynanam ile tavla atarım, yarın sabah bacanaklar ile piştirik oynarım, türden haberlerden kaçın.

Bilmem anlatabildim mi?