Dinlerin bir amacı da insanları kötülüklerden alıkoyup doğru yola sevk etmektir. Müslümanlık bu anlamda en mütekamil ve son dindir. Ama buna karşın İslam alemi 1400 yıldır huzuru, mutluluğu yakalayamamıştır.Çünkü İslamiyet’i benimseyen her toplum bu dini kendine göre yorumlamış;kendi anlayışına,algısına göre yaşamıştır.
Emeviler İslamiyet’i kendi çıkarcı, ikiyüzlü, şekilci, despot emellerine alet ederken Türkler İslamlığı daha doğru yorumlayarak yüceltmiş; yurt edindiği toprakları vatanlaştırmada ondan güç almış, bulunduğu coğrafyada hoşgörüyü, barışı, dirliği sağlamaya çalışmıştır.
Bugün ne kadar İslam ülkesi varsa o kadar İslami pratik vardır. Malezya’daki İslamiyet Mısır’dakine, Lübnan’daki Suudi Arabistan’dakine, Katar’daki Müslümanlık Türkiye’dekine benzememektedir. Taliban’ın Müslümanlığı hiçbirine benzememektedir. Hepsinde anlayış farklı, kavrayış farklı, ritüeller farklıdır. Bu farklılığın nedeni eğitim, kültür,gelenek farklılığı mıdır yoksa mezhep,tarikat ayrılığı mıdır?
Örneğin, Sünni Müslümanlığın egemen olduğu ülkemizde sakalı şerif, türbe,yatır kutsanır; muskadan,üfürükten,okunmuş sudan medet umulurken ve bunlar dini ritüel sayılırken Vahabiliğin egemen olduğu Suudi Arabistan’da bunlar şirktir;Nakşilik,Nurculuk,medyumluk yasaktır.Dolayısıyla şeyhlik,müritlik yoktur;İmam Hatip okulu yoktur.Din görevlisi devletten para almaz.
Bundan şu sonuç çıkıyor: Anadolu’da Türk Müslümanlığı vardır.Yani Müslümanlığın bize göresi vardır.Emevi Müslümanlığından da etkiler taşıyan bir
Müslümanlıktır bu.İbadetin sesli ve aleni yapılmak istenmesi,giyim-kuşamla dindarlık taslanması,din maskesi takılıp dincilik yapılması,Kurani değildir.
Nüfusunun % 99’u Müslüman olan bir ülkede cinayet,fuhuş,zina,ensest ilişki,çocuklara tecavüz,vergi kaçakçılığı,sahtecilik,dolandırıcılık,din ticareti,muskacılık,yalan-dolan, olmamalı. Hapishaneler, bu suçları işlemiş insanlarla dolu olmamalı.Barışı esas alan bir dinin yaşandığı toplumda bombalar patlatılarak çocuk çoluk demeden insanlar katledilir,ülke halkının namusunu koruyan askere kıyılır mı? Komşu Irak’ta bir milyon
Müslüman’ın hunharca katledilişine sessiz kalınır mı?
İnsanlığa sevgi,barış,hoşgörü öneren bir dinin yaşandığı bir ülkede devlet malı talan edilir,hak-hukuk çiğnenir mi? Hz. Ömer’in devlet işlerini yaparken devletin,özel işlerini yaparken de kendi mumunu kullandığı unutulur da Allah’tan korkmadan beyt-ül mal’e el uzatılır mı? Rüşvet, talan, hırsızlık suçu işlenir mi?
Abbasiler devrinde Bağdat’ta kadılık yapan iki kardeşin, görev yaptıkları günlerde, kamu malı israf olmasın diye sırayla aynı hırkayı giydiklerinden, bu % 99 neden ders almaz?
Nüfusumuzun % 99’u Müslüman olan ülkemizde sevgi, barış, kardeşlik egemen olması gerekirken açlık, cinayet, zulüm, kötülükler niyedir?
Halkı etnik gruplara bölenler, kin ve nefreti çoğaltanlar, farklı inançtakilere öfke kusanlar İslamiyet’e de barışa da hizmet edemezler.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *