İletişim, karşılıklı bilgi alışverişi amacına yönelik bütün etkinliklerdir. İletişim en az iki katılımcının, en az bir yönden diğer bir yöne bilgi geçişi yapması temeline dayanır.
İletişim bireyin toplumsallaşmasını sağlayan bir süreçtir. Dolayısıyla iletişim toplumsal bir olgudur, yani iletişim bir yandan toplumsal ilişkiler tarafından belirlenirken diğer yandan da toplumsal ilişkileri etkiler.
Biz bu yazıda iletişimi toplumsal bir süreç-olgu olarak değerlendireceğiz.
İletişim sosyalleşmek için en “önem”li araçlardan biridir, Bu “önem” özelliklede siyasi partilerin kitlelerle olan ilişkilerinin en öncül hatta birinci maddesidir.
Siyasi partiler halka ulaşmak için iletişim araçlarını en iyi şekilde kullanmalıdırlar, bunlar sırasıyla SMS, TV, Radyo, gazete, telefon, kitap, broşür vb araçlardır.
İletişim 21. Yüzyılda öne çıkan somut ve en önemli teknoloji olmuştur. Bunun farkına varan biri olarak oğluma aklı erdi ereli bilgisayar bilişim ve iletişim teknolojilerini sevdirmek için uğraşmışımdır ve bunda da başarılı oldum sayılır. Şimdilik Anadolu Lisesi bilişim teknolojilerinde okuyor. [2008] (Ne yazık ki sevdirememişim şuan İÜ de Sosyoloji okuyor!)
İletişim dedikte bakın neler olmuş!
Bende duyarlı her vatandaş benzeri, Greenpeace gibi çevreci, Umut vakfı gibi sosyal, İYGAD gibi mesleki ve İTO, İTKİB, İHKİB gibi ticari daha birçok cemiyet/dernek/kurum üyesiyim. O kurumlardan bazıları beni faaliyetlerinden SMS yolu ile bazıları ise elektronik posta aracılığı ile haberdar ederler, Örneğin Greenpeace, Umut vakfı, CHP İstanbul il başkanlığı her faaliyetinden beni elektronik posta yoluyla haberdar eder.
Öyle zaman olur ciddi bir kurum basiretsiz yönetenler tarafından kimin eli kimin cebinde durumuna düşürülür. Bir kurumun yönetenlerinin yanlışlıklarını ve haksızlıklarını söylersin.
Böyle bir durumda ellerindeki tüm kozları çıkartırlar hatta kişisel düşmanlıklarını dahi gizleme gereği duymaz, kendi bildiklerini sonuna kadar oynarlar.
Olup bitenden her hangi bir faaliyetten haberiniz olmasın diye e-mail veya SMS listesinden bile sizi çıkartırlar. tabii ki sizin olmadığımız yerlerde doğal olarak onlarda akıllarınca rahat edip yumurtadan kesilmiş tavuk gibi gıdaklarlar.
Şimdi buraları babasının tekkesi sananlara iletişim teknolojisinden faydalanarak bir çağırıda bulunmak istiyorum!
Oturduğunuz koltukların tamamı üyelerin emaneti, saraylarınızın duvarları ise kâğıttan, unutmayın teknoloji çağındayız sizin yapmadığınız birçok şeyi başkaları zaten yapıyor. Sizi oralarda tutanların zatıâlilerinizle olan yakın ilişkileri bitince sizi kirli bir mendil gibi ortalıkta bırakacaklar.
Çevrenizde olup ta yanınızdaymış gibi duran besleme sahte dostlarınız yüzünüze bakıp kim bu arlanmaz utanmaz güce tapanlar diyecek ve karşı tarafa geçecekler.
Siz her zamanki pişkinliğinizle güce tapmadığınızı savunacaksınız. Ama ne derseniz deyin siz idealler uğruna doğrunun değil, Çıkarlarınız uğruna güçlünün yanındasınız.
Yanlışınızı görüp de sizi deşifre edenleri oradan uzaklaştırmak için akşamları adamlarınıza ait meyhane köşelerinde olmadık senaryolar yazan sabaha yazdıklarını oynayanlar, şunu unutmayın ki bu halk sizi ve sizin gibileri unutmayacaktır. Yine unutmayın ki o gün söyleyecek yalanlarınız için bile çok geç olacaktır.
Ben iletişim teknolojilerini seviyorum, sizde sevin pişman olmazsınız.
Hoşçakalın.
*2008 den bir yazım…