Evet, efendim ne desek ne yazsak boş bunlara hoş bunlara! Altın işlemeli palan vursan eşek yine eşektir.
Arlanma, utanma, edep, ahlak hak getire!
Aynaya bakmaz boyunu ölçmez. Lisan bilmez geviş getirir. Kiminin toynağı var, kimi çift hörgüçlü. Kimi anırır, kimi havlar. Utanmadan da halkçıyız biz emeğin yanındayız, halk saflarındayız biz diye gerim gerim gerinirler. Böbürlene böbürlene gezerler. O dernek bu cemiyet ahkâm keserler.
Yine tepemi attırdı bu okumadan konuşan ezberci çakma en solcu ablalar ağabeyler.
Eskiden naylon solcu derdim bunlara, geçenlerde Facebook’ta bir arkadaş “çakma solcu” diye bir hitap kullandı, benim de çok hoşuma gitti, dedim “senden çalacağım bu lafı”, dedi “zaten serbest ortalıkta dolanıyor, al senin olsun”. Evet, bu çakma solcu hitabını biraz da ben diyeyim!
Biliyorsunuz bir zamanlar İMF toplantıları, ayakkabı atmalar, çeşitli protestolar modaydı. Özellikle İstanbul sıcak günler geçirdi. Bizde işimiz bu dedik birçoğunu yakından takip ettik. Beyoğlu’nun İstiklal Caddesi ve Sıraselvilerde sıcak saatler yaşanırken, ara sokaklarındaki kahvelerin sokağa attığı sandalyelere kurulmuş 50–60 yaşa arası saçları röfleli, boyunları incik boncuk dolu, konuşurken kelimeleri entelektüel literatürden cımbızla seçerek cümlelerinin içine katan kokoş laklakçıları görünce yine tepem attı!
Bunlar evliliği esaret, çocuğu kelepçe, aşkı küçük burjuvalık görüp te evde kaldığı için tesellisi umutlarda düşlerde kalmış teyzeler. Umutlar düşler yetmeyince ucuz şaraplarda arayan. Falan bar senin, filan bar benim. O dernek bu cemiyet, şu miting bu gösteri dolanan, özünde ise insanlar gösteri yürüyüş eylemi yaparken bunlar kahvehanelere kaçıp çay sigarada boğulan laklakçı 50 lik ruhen ve fiziken çirkin kokoş modeldirler. Lakin “güzel” olupta bu türlere yakın laklakçılık eğilimlere meyilli olanlarda mevcuttur.
Çirkinlik demişken, bu hal göreceli bir durum olup kimine göre fiziksel, kimine göre ahlaksal, kimine göre ise her ikiside!
Fiziksel olanı hoş karşılarken, ahlaksal olanına sessiz kalanların çoğaldığı bir durumdayız. Bu durumdan yola çıkınca fiziksel ve ahlaksal olanlara tepki vermekten korkan sözde ahlaklılar dahada çoğalmadı mı? Tepkisiz ve edilgenleşenlere ne diyebiliriz?
Bunların ortak sorunu, aradığını bulamama veya bulduğundan da çabuk bıkma nedeni yüzündendir. Ancak aradığını bulamayan “çok güzeller” genelde rock veya metalci olmayı tercih etmektedirler ve sonradan kendilerini dövme, pirsing gibi bir takım şeylerle çirkinleştirmektedirler.
Çirkinler ise önce radikal, sonra entelektüel bir çevreye dâhil olup aradığını bulamayınca kendini türkü barlara, daha sonra ise sokağa atmak zorunda kalan boş vermişliği ise değer sanırlar. Umumiyetlede öylede yapar her şeye boş verirler!
Sözüm ona; bakımsız kadın solcu olurmuş? Çünkü hayatta süslenip püslenip erkeklere kendini beğendirmekten başka şeylerin olduğunun farkına varmıştır. Hayatın iyi bir kocadan iki çocuktan ibaret olmadığını anlamıştır. Zaten solcu olduğu için kapitalist dünyanın kozmetik sanayisine para yedirmek diye bir derdi yoktur. (günümüzde temiz olmak yetmiyor, illaki boya sürünecekmiş) Ayrıca çirkin değildirler sadece sarı saçlı, ojeli, rujlu kokoş kızların yanında sönük gibi durabilirler.
Aslında solcu kadınların çirkin olarak algılanması ya da çirkin kadınların özellikle solcu olduğu iftirası; aptal sarışın meraklısı akılsız cebi şişkin erkeklerden dolayıdır. Bir kadın hem güzel olup hem de dünyada neler olup bittiğini bir erkeğe hatırlatıyorsa erkek tarafından itibar görmeyebilir. Çünkü erkek akıllı güzel kadından korkar. Aslında solcu kadın güzel kadındır. Çünkü düşünmekte ve değiştirmek için çaba harcamaktadır, hem doğaldır hem sıra dışı.
Onca makyajı yapıp dışarıya adım atan kadınların, eve gelip duş aldıktan sonra aynaya baktıklarında aynadaki kendi görüntüsüne öcü gibi bakıp çığlık atmalarından daha kötü ne olabilir dedirten anlamsızlık.
Bu yaklaşım kendisini daha çok, kapitalist yanlı, komünizme, tarihine ve komünist kadınlara dair bir şey bilmeyenlerde görülmektedir. Komünizmin tarihi, güzel ve aklı başında kadınlarla doludur. Onlar bu tür şeyleri konuşma gereksinimi duymazlar çünkü insana insan olduğu için değer katarlar, fiziksel ölçüleri kantara vurmazlar.
Giyinip süslenmeye zaman ve para ayırmaktansa kitap almayı tercih ederler. Kuaförde saatlerce zaman geçirmek yerine arkadaşlarıyla sohbet etmeyi yeğlerler. Ayrıca birçok ben kadınım diyenden daha kadındırlar, kadınlıklarının farkındadırlar. Kadınlığın sadece dış güzellik olmadığını fark eden akıllı şahsiyetlerdir. Bunun yanı sıra kadın olsun erkek olsun doğalken daha güzeldir!
Saç boyamayla baş değişmez
Baş boyamayla yaş değişmez…
Yunmayla arınmaz kiriniz
Boyanmayla silinmez lekeniz
Kırkından sonra azanı
Teneşir temizler demiş dedelerimiz!
Kısacası Eşeğe altın palan vursan yine eşektir yine eşek!
*2009
twitter.com/HasanHinisli