Sitemin takipçilerinden değerli bir okuyucum narenciye fidanını nasıl yetiştiririm diyor. Bilginin işe yaramayanı bile değerlidir. Gün gelir o değersiz bilgi bile işe yaraya bilir. Bu soruya aslında verilecek en iyi yanıt hiç uğraşma olur ama bu benim ilkelerime uygun düşmez. Neden hiç uğraşma demem gerektiğine gelince; narenciye fidanları çekirdekten yetiştirilir. En iyi fidan da deli mandalinanın veya portakalın çekirdeğinden yetiştirilir. Bulunduğunuz bölgede bunu bulmanızın çok zor olduğunu tahmin ediyorum. Önce bir portakalın veya mandalinanın çekirdeğinden fidan yetiştireceksiniz. O fidan büyüyüp meyve verdiğinde arzuladığınız kalitede fidan yetiştirmek için onun meyvesinin çekirdeğini dikeceksiniz. Diktiğiniz çekirdekten çıkan filiz en az iki yıllık olduktan sonra istediğiniz türün aşısını yapacak veya yaptıracaksınız. Bu süreçte sekiz on yıllık bir süreçtir. Oysa orta boy bir fidan alıp diktikten sonra birkaç tane de olsa ertesi yıl ilk meyvesinin hazzını yaşarsınız. Anlaşılacağı gibi çekirdekten fidan yetiştirmek çelikten fidan yetiştirmek kadar kolay değildir. Hele bir de narenciye fidanlarının çok yavaş büyümesini de göze aldığımızda narenciye fidanlarını çekirdekten yetiştirmek ideal bir iş değildir. Ancak fidancılık yapan biri için ideal olabilir.
***
Yıllar önce Demokrat Parti döneminde sanırım Vatan gazetesindeydi bir karikatür yayınlanmıştı. Üst üste küpleri dizmişler üstüne de İsmet İnönü’nün karikatürünü koymuşlardı. Bir atasözümüz vardır. Küp, küp üstüne dizseler, altındakini bir çekseler sen seyreyle gümbürtüyü. Bu karikatürde İsmet Paşa CHP nin başkanlığından bir düşürülse CHP o küpler gibi parça, parça olur demek isteniyordu. AKP nin de altındaki küpler çekilmeye başladı. Henüz bir gümbürtü yok ama önümüzdeki günlerde çok ses getireceği belli.
***
Ekonomide işler ters gittikçe ekonomiyi çok kötü etkileyecek kararlar alınmaya başladı. Özellikle kredi kartlarında ve uzun vadeli kredilerde. Ve de vadeli satışlarda. Vadeli satışlarda vade çok daha kısıtlı olacak. Bu da ekonomiyi olabildiğince kötü etkileyecek. Bu kararlar uygulandıktan sonra icra dairelerine o kadar çok iş düşecek ki altından nasıl kalkacaklarını bilemem. Bu kararlar yüzünden kaç ailenin parçalanacağını düşünmek bile istemiyorum. Yoksulluk kıskacındaki aileler bir de icra kıskacına girdiklerinde evlerinde huzur diye bir şey kalmaz. Gerçi bazı boşanmalar icra kıskacından kurtulmak için görüntü olacak ama ileride araya girecek soğukluk yüzünden kopmalar olacaktır. Bu işin en kötü yanı bu boşanmalar yüzünden dul maaşı alanların sayısı oldukça artacaktır. Zaten Sosyal Güvenlik Kurumu her yıl artmakta olan açık vermektedir. İşsizliğin tavan yaptığı günümüzde bu açığı kapatmak mümkün olmayacaktır.
***
Seçime sayılı günler kalmasına rağmen aday isimlerinin halen açıklanmamış olması, aday seçimlerinin tamamlanmaması yüzünden oluşan belirsizlik huzursuzluk yaratmaktadır. Türkiye genelinde olduğu gibi Silivri’de ve doğup büyüdüğüm Menemen’de de bu belirsizlik sürüp gitmektedir. Hizipçilik siyasi partilerin iliklerine kadar işlemiş. Adaylık bekleyenler aday gösterilmediğinde gösterilmeyenler gösterilenin aleyhinde yıpratma kampanyaları başlatacaklardır. Oysa gün birlik ve beraberlik günüdür. Paraşütle adam indirilmesine olabildiğince karşı olmamıza rağmen partimizin göstereceği adaya oy vermek zorundayız. Seçmenin sözünün geçeceği bir seçimi ileriki yıllarda görebilecek miyiz bilmiyorum? İnşallah demekten başka bir umar da göremiyorum.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *