Büyükçekmece Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Recep Erol 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında Ulu Önder Atatürk'ün sözünden yol çıkarak Türk köylüsünün ve çiftçisinin milletin efendisi olduğunu belirtti.
Erol, Çiftçiler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:
"Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk Türk köylüsünü ve çiftçisini milletin efendisi olarak ilan etmiştir. Bu nedenle milli ekonominin temeli ziraattır” diyerek çiftçilerimizin toplum yaşamı içindeki yerini ve önemini belirtmiştir.
14 Mayıs 1946 Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyon'unun kuruluş tarihidir. Bu kuruluşun kısa adı İFAB’ tır. Türkiye Ziraat Odaları Birliği bu kuruluşun üyesidir. Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu'nun kuruluş günü olan 14 Mayıs yalnız bizde değil kuruluşa üye bütün ülkelerde Dünya Çiftçiler Günü olarak kutlanmaktadır.
Mazot ve Gübre sürekli artıyor
Tarım Maliyetleri; Mazot ve gübre fiyatlarının sürekli arttığına dikkat çeken Başkan Erol; isterim. Dünyada bugün bu kadar pahalı gübre ve mazot tüketen bir üretici kitlesi bulunmuyor. Bu maliyetlerle, ürünlerimiz para etmediği takdirde üretim yapma şansımız da yok. Maliyetler sürekli arttığı için üretim yapamaz, üretebildiğimizi de satamaz hale geldik. Mazotta ÖTV muafiyeti istiyoruz. Sanayici yıl boyu gübreye zam yapmazken çiftçi ne zaman tarlaya inecek o zaman zam yapıyor. Hükümet Gübre desteklemesini yüzde 5’ten 8’e çıkardık, yine de yeterli değil.
Arap ülkelerindeki halk ayaklanmalarının, insanların gıdaya ulaşamamalarından dolayı başladığını dile getirebilirim. İnsanlar orada artık gıdaya ulaşamaz hale geldi. Eğer halk gıdaya ulaşabilseydi o diktatörler devrilmezdi. Onun için tarım ve çiftçi desteklenmeli. Gelecekte dünyanın gıda ihtiyacının artacağını düşünürsek Türkiye’nin değerini daha iyi anlamış oluruz.
Mazotta, bizim de gayretlerimizle destekler arttı ve yüzde 13-14 mertebesine geldi. Gübre destekleri de bir miktar arttı. Gübrede ve mazotta daha fazla destek istiyoruz. Mazotta ÖTV indirimi istiyoruz. Sanayicimiz eksik olmasın, ne zaman çiftçi tarlaya girse zam yapıyor. Benim çiftçim ne zaman talep yaratırsa, bir bakıyorsunuz gübre fiyatları fahiş... Çiftçinin öz kaynağı yok ki, zamanında bu gübreyi alsın da bir yere stoklasın. Böyle bir şansı yok. Onun için buradan sanayicimize de sesleniyorum; biraz insaflı olsunlar. Bu şekilde zam yapmak suretiyle çiftçimizin gübre kullanması mümkün değil, gübre tüketimin 'de artması da mümkün değil. Gübre tüketim miktarlarına bakıldığında hep 5 milyon ton civarında seyreder. Komşumuz ve 'nın 3'te 1'i kadar gübre kullanıyoruz. Bir tarım ülkesine bu yakışmaz. Bunları göz ardı etmeyeceğiz.
Sosyal güvenlik ve emeklilik borçlarının yapılandırıldığını anımsarsak, özellikle girdilerde daha fazla destek isteğimiz olacaktır.
Dünya ülkeleri bir yandan sanayileşirken diğer yandan tarımı ihmal etmiyorlar, ancak Türkiye sanayileşirken hem sanayileşmeyi hem de tarımı gereği gibi başaramıyor.
Türk köylüsü yurdun efendisi ve gerçek üreticisidir. Nüfusumuzun büyük çoğunluğu köylerde çiftçilik yapar. Çiftçiler her mevsimde çalışırlar. Bu çalışmalarının sonucu olarak sofralarımızın ekmeğini, meyvesini, sebzesini üretirler. Yaşamımızı çiftçilerimizin ürettiklerini yiyerek sürdürürüz. Güç şartlar altında çalışan, yorulan çiftçilerimize saygılı olmalıyız. Yiyeceklerimizin her birinde çiftçilerimizin ALIN TERİ VE GÖZ NURU olduğunu unutmamalıyız. Bu duygular içerisinde bölgemiz ve tüm çiftçilerimizin Dünya Çiftçiler Gününükutlar, işlerinde bol verim ve kazanç dilerim.
