Haberdar Gazetesi Yerel Gündem SİLİVRİ CHP’DEN İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜ

SİLİVRİ CHP’DEN İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜ

CHP Silivri İlçe Örgütü, önceki akşam Alibey Mahallesi’nde düzenlenen kahve toplantısı öncesi, adeta “iktidar yürüyüşü” yaptı. Toplantıda konuşan Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, AKP’ye meydan okuyarak, “Onlarla hesaplaşmaya hazırım, hem de her gün

 

Seçim çalışmaları kapsamında köy ve eski beldelerde yapılan kahve toplantılarını bitiren CHP Silivri İlçe Örgütü, merkez mahallelere geçti. Merkezdeki ilk durak olarak Alibey Mahallesi’ndeki Bilgiç Kıraathanesi’ni seçen CHP Silivri İlçe Örgütü’nün toplantısında yoğun kalabalık gözlemlendi.

 

İlçe binasından toplantının yapılacağı yere yürüyerek gelen CHP Silivri İlçe Başkanı Hüseyin Şahin, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Belediye Meclis Üyeleri, İl Genel Meclisi Üyeleri, parti yöneticileri, kadın ve gençlik kolları, eski belediye başkanları, eski ilçe başkanları, milletvekili aday adayları ve partililerden oluşan grup, kahvede kalabalık bir izleyici topluluğuyla karşılandı.

 

Toplantıda sözü ilk olarak CHP Silivri İlçe Başkanı Hüseyin Şahin aldı ve 12 Haziran’daki seçimlerin önemine değindi. Şahin, 12 Haziran’da yapılacak yerel seçimlerin bir yol ayrımı olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye bir karar verecek. Ya karanlığa sürükleneceğiz, ya da aydınlık yarınlara ulaşacağız.” Dedi.

 

HÜSEYİN ŞAHİN : “AİLE SİGORTASI’NI TÜRK HALKI BİLİYOR.”

 

Şahin, CHP’nin projelerine de değinerek; “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, göreve geldikten sonra konunun uzmanlarıyla, bilim adamlarıyla bir araya gelerek Türkiye’nin sorunlarına yönelik projeler ortaya koydu. Çözüm yollarını araştırdı. Bunlardan en önemlisi Aile Sigortası projesi. Son günlerde bir anket yapıldı ve halkımızın %81’inin Aile Sigortası’nı bildiği ortaya çıktı. Bu proje kapsamında, ihtiyaç sahibi her aileye, ayda en az 600 TL yardım yapılacak. Bu rakam 1200 TL’ye kadar çıkabilecek. Para, ailedeki kadının banka hesabına yatırılacak. Ailelerimiz, utanmadan, boynunu eğmeden, dilenmeden bu yardımı, bankadan gidip çekecek ve evinin, çocuklarının ihtiyaçlarını satın alacak. Kimin yardım aldığını, kimse bilmeyecek. İnsanlarımız rencide edilmeyecek, kuyruklarda fakirlikleri yüzlerine vurulmayacak. İnsanlara adil, adaletli, eşit davranacağız. Kimseye hangi partili olduğu, kime oy verdiği sorulmayacak. Şimdiki gibi, partiye üyeysen yardım yaparız, üye getirirsen yaparız, başın açıksa yardım yok, kapalıysa var şeklinde bir anlayış olmayacak.

 

“YÖK KALKACAK, ÜNİVERSİTE BEDAVA OLACAK.”

 

Bunun haricinde, gençlerimizin, çocuklarımızın sorunları var. Çocuklarımızı dizimizin dibinde liseye kadar okutuyoruz ama bin bir zahmetle üniversiteye gönderdiğimizde, başka şehirlerde problemler ortaya çıkmaya başlıyor. Devlet yurtlarına yerleşen yerleşebiliyor, kalanlar açıkta kalıyor. Tarikat yurtlarında, cemaat evlerinde kalmak zorunda kalıyor. Çocuklarımız acaba orada ne yiyor, nereye gidiyor, kimlerle tanışıyor? Biz üniversiteye giren öğrenci sayısı kadar devlet yurdu inşa edeceğiz. Tüm evlatlarımız devlet yurtlarında ücretsiz kalacak. Üniversiteden harçları kaldıracağız, bu öğrenim de bedava olacak. 12 Eylül zihniyetinden kalan YÖK’ü kaldıracağız.

 

“PROFESYONEL ASKERLİK SİSTEMİ GETİRECEĞİZ.”

 

Çocuklarımız üniversiteyi bitirince karşılarına askerlik engeli çıkıyor. İşe girecekler giremiyorlar, evlenecekler evlenemiyorlar, hayatlarında engel oluşturuyor. Üstelik dünyada artık dengeler değişti, teknoloji gelişti. Artık asker sayısının fazlalığına göre değil, teknolojinin üstünlüğüne göre güçlü devlet oluyorsun. Adamlar yerlerinden kalkmadan 2800 kilometre uzağa füze gönderiyor, taş taş üstünde bırakmıyor. Biz profesyonel askerlik sistemini getireceğiz.

 

“ASKERLİK 6 AYA İNECEK.”

 

Çocuklarımızı askere alıp, 3 ay eğitim verip savaşmaya gönderiyoruz. Çocuklarımız gittiğinde ne zaman kurşun sıkılır, ne zaman sipere yatılır bilmiyor. Bu yüzden şehit üstüne şehit veriyoruz, silah tutmayı bilmeyen evlatlarımız hayatlarını kaybediyor. Terörle savaşmak, yurdu savunmak, askerliği meslek olarak yapan, profesyonel olarak yapanların işi olacak. Çocuklarımız vatanlarına sanatlarıyla, bilimleriyle hizmet edecek. Askerliği kademeli olarak 6 aya indireceğiz. Bir defaya mahsus, bedelli askerlik çıkartacağız. Üniversite öğrencileri, askerliklerini üç ayda, yaz tatillerinde yaparak, okulu bitirdiklerinde, askerliklerini de tamamlamış olacaklar. Okuldan mezun olur olmaz işe girebilecek, hayatlarını kurabilecekler.

 

Bunun gibi daha bir çok projemiz var. Bunları tek tek anlatmak çok uzun sürecek. Ancak şunu bilin, ülkemizin sorunlarının çözümü CHP’de. İşte bu yüzden sizi 12 Haziran’da CHP’ye oy vermeye davet ediyorum.” Dedi.

 

ÖZCAN IŞIKLAR : “GELSİNLER HER GÜN HESAPLAŞALIM.”

 

Şahin’den sonra söz alan Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar da, konuşmasında bu gibi toplantıları daha sık yapacaklarının sözünü verdi. Işıklar; “Bir çok sorunu sizinle daha önce defalarca konuştuk, paylaştık. Silivri’nin nereden alınıp, nereye gidildiği konusunda çok defa fikir alışverişlerimiz oldu, bundan sonra da sürecek. Daha verimli, sizlerin görüşü alınarak, her yaptığımız işte size mutlaka sorarak yeni projelerimizi hayata geçireceğiz.” Diyerek, katılımcı, demokratik, şeffaf yönetim anlayışını özetledi.

 

Işıklar, konuşmasında şunları söyledi : “Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu ilçe başkanım kısaca ifade etti. 9 yılın faturasını, devlete olan güvenimizin ne hale düştüğünü, adaletin, sağlığın, eğitimin durumunu hepimizin oturup değerlendirebiliyoruz. Bazı şeyler konuşulduğu gibi görünmüyor. Onların söylediği gibi kişi başına 10 Bin Dolar gelir, dört kişilik ailede 40 Bin Dolar gelir yok. Hangimizin cebine yılda bu kadar para giriyor? Ülke politikasının, genel politikanın sonuçlarını çok net yaşadığımız gördüğümüz için ben başka örneklerden bahsetmek istiyorum.

 

“BORCU 45’TEN 10 TRİLYON’A DÜŞÜRDÜK, BİR O KADAR DA YATIRIM YAPTIK.”

 

Bakın bir yerel gazetede, arkadaşımızın demeci var. Ben burada, hafızanızı tazelemek için bahsetmek istiyorum. Göreve geldiğimizde 8 tane belediyeyi teslim aldık. Bu belediyelerin toplam borcu 45 Trilyon’du. Belde belde, mahalle mahalle gezerek anlattık. İki yılda, bu borcu 10 Trilyon’a düşürdük. Ki bu rakamın büyük kısmı da, daha vadesi gelmemiş borçlardır. Bir belediyenin bu rakamla bütçesinin dönmesi gayet doğaldır. İki yılda 45 Trilyon borçla teslim aldık, 46 Trilyon yatırım yaptık, borcu da 10 Trilyon’a düşürdük. Ama bu arkadaşlar çıkıp diyor ki, borç 82 Trilyon’muş. Halkı kandırmaya çalışıyorlar. Açıp hesapları bakalım, internette gün gün yayınlıyoruz. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar, gel bakalım nereden çıkartıyorsun bu rakamları diye sorarız.

 

“KİPA’YI GETİRDİLER, 300 ESNAF DÜKKANINI KAPATTI.”

 

Bir önceki yönetim, bir şimdi oturduğumuz Belediye binasını yaptı. Adliye’yi, Devlet Hastanesi’ni devlet, hükümet yaptı ama onlar kendileri yapmış gibi gösterdi. Peki, bu üç bina haricinde 45 Trilyon’luk ne yapıldı? Ki bu rakam, 8 belediyenin toplamı… Lütfen bir düşünün, Silivri’de neyi düzelttiler, ne yaptılar? Onların döneminde Silivri’de esnaf kepenk kapattı, neredeyse ana caddelerde bile boş dükkanlar vardı. Esnaf siftah yapmadan dükkan kapatıyordu, sadece KİPA’yı Silivri’ye getirdiler diye, 300 esnaf dükkanını kapatmak zorunda kaldı. Onların göreve başlamasında 8 bin olan esnaf sayısı, biz göreve geldiğimizde 3.200’e düşmüştü.

 

“İNSANLARI BAŞI KAPALI, AÇIK DİYE FİŞLİYORLARDI.”

 

Belediyenin kapısında insanlar, engellisi, hastası, yaşlısı, işsizi, muhtacı bekliyordu. Bu yapılan yardımları, bir lütuf, bir ihsan, bir sadaka gibi gösteren bir kültür yaratmışlardı. Bir Beyaz Masa vardı, insanlar yardım alabilmek için önünde bekliyor, insanlara ahiret soruları soruluyor. Biz göreve geldiğimizde ilk olarak Beyaz Masa’yı kaldırdık. Ve burada formlar bulduk, yardım için başvuran vatandaşlar hakkında düzenlenmiş. Dini bilinmeyen, durumu açık şeklinde notlar düşülmüş. Dini bilinmeyen demek, o vatandaşımız Alevi, onu kastediyor. Durumu açık, yani başı açık. İşte böyle fişleniyordu insanlarımız. Böyle ayıran, ötekileştiren, kamplaştıran, yardımları sadaka gibi insanların kafasına vuran bir anlayış vardı.

 

“ARTIK ENGELLİMİZE, FAKİRİMİZE KİMSE AHİRET SORULARI SORMUYOR.”

 

Bugün kurduğumuz sistemde, Gıda Bankası’nda, vatandaşımız geliyor, gıdasını, temizlik malzemesini, giyim malzemesini alıyor ve gidiyor. Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi’nde fizyoloğumuz, sosyoloğumuz, psikoloğumuz hizmet veriyor. Bunu bile yaparken, ruhsatı yok diye yıkmaya kalktılar. Şimdi o binada 1900 kişiye hizmet veriyoruz. Bir ayda 244 kişiyi hastaneye götürüp tedavilerini, tahlillerini yaptırıp, tekrar evine bırakmışız. Geldiğimizden beri insanımızın yokluğuna, çaresizliğine, işsizliğine çare buluyoruz. Kariyer İstihdam Ofisi’nde 8 bine yakın başvuru almışız, 4 bine yakınını sonuçlandırıp işe yerleştirdik. Artık Silivri’de engellisi, yaşlısı, fakiri, fukarası kimsenin ona ahiret soruları sormayacağı üç tane kuruma kavuştu.

 

“EN BÜYÜK PROJEMİZ İNSAN.”

 

Ekim ayında Sağlık ve Kültür İşleri Müdürlüğü’nü kurup, bunları kurumsallaştırıp, koruyucu sağlık hizmetleri de verir hale geleceğiz. En büyük projesi insan olan bir anlayışla yönetime geldik. Bir önceki dönemde, Kadir Baba diye afişler astıkları dönemde, bu yolun halini hatırlarsınız. Selden sonra bu yola ancak grayderlerle girebildik. Şehirler araçlar için değil, insanlar içindir. Şehirler insanlarımızın gezebileceği, alışveriş yapabileceği, hizmet sektörünün canlanacağı yerler olmalıdır. Mahallelerimizde yeni meydanlar yapıyoruz, tamamını bu insan hareketine, esnaf hareketine açık hale getireceğiz.

 

“SİLİVRİ’NİN ZENGİNLİĞİNİ HERKES ADİLCE PAYLAŞABİLECEK.”

 

Benzer bir anlayışı Silivri Sahili’nde de hayata geçiriyoruz. Daha önce bırakın İstanbul’dan gelmeyi, Silivrililerin sahilde oturabileceği, balık yiyebileceği, çay içebileceği kaç yer, kaç sandalye vardı? Bu çalışma bittikten sonra aynı anda 1500 kişi Silivri Sahili’nde oturup bu hizmeti alabilecek. Üzerinde bulunduğumuz cadde, esnaflar kepenek kapatırken, şimdi 5 dakikada 100 kişinin geçtiği bir cadde haline geldi. Çok yakında hem hizmet sektörü canlanacak, hem gece-gündüz nüfus farkı oluşacak, Silivri’nin zenginliğinden herkes adilce paylaşabilir hale gelecek.

 

“45 TRİLYON BORÇLA ALIP 46 TRİLYON YATIRIM YAPMANIN YOLU, KAYNAKLARI ADİL DAĞITMAK.”

 

Her ay 13 bin insan, 3900 aile dilenmeden, kafasına kakılıp oya tahvil edilmeye kalkmadan yardım alabiliyor. Sosyal belediyecilik anlayışı bu. Bu Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezi’nin yıllık gideri ne, nereden geliyor bu kaynak? Beş kuruş dışarıdan yardım almıyoruz. Gıda Bankası’ndan yardım yaparken, bir yerden yardım almıyoruz. 45 Trilyon borçla alıp, 46 Trilyon yatırıp yapmanın yolu, kamunun kaynaklarını adil, eşit dağıtmak, kimseye peşkeş çekmemek.

 

“SİLİVRİ BİR DAHA ASLA ESKİYE DÖNMEYECEK.”

 

Silivri Belediyesi’nin bütçesinin tamamı kadar yatırım yapar hale geldik. Silivri Belediyesi’ni nereden aldık, nereye götürüyoruz… Silivri bundan sonra geçmişteki günlere geri döndürülmeyecek, kesinlikle bundan emin olabilirsiniz. İki tane üniversitenin sürecini çok yakında başlatıyoruz, Haziran ayında meclisten geçecek ve tabelası asılacak. Silivri’nin zenginliğini nasıl koruduğumuzun kanıtı bu. Kaynakları kamusal amaçla kullanırsanız, bunları yapabilirsiniz.

 

“HODRİ MEYDAN, HER GÜN HESAPLAŞMAYA HAZIRIM.”

 

Belediye’yi teslim aldığımızda daha ikinci gün icra memurları geldi. Biz bu halde teslim aldık Silivri Belediyesi’ni, tarihinin en zor dönemiydi. Ben dört gözle bekliyorum bu dönemin sonunda onlarla hesaplaşmayı. Hatta her gün hesaplaşmaya hazırım. Genel Başkanım Kemal Kılıçdaroğlu Tayyip Bey’i çağırıyor yüzleşmeye, ben de onları çağırıyorum. Denetim yapıyorlar, her hafta yapsınlar. Her gün hesaplaşmaya hazırım. İstenen yerde, istenen toplum önünde karşılarına çıkarım. Tek tek bütün hesapları, bütün belgeleri de önlerine koymaya hazırım. Bu direnç bizi amacımıza ulaştıracak.

 

“KAYNAKLARI ŞABAN DİŞLİ’YE PEŞKEŞ ÇEKEN ANLAYIŞTAN, HALKIN YARARINA KULLANIR ANLAYIŞA GETİRDİK.”

 

Silivri aydınlık geleceğine, insanınıza hizmet eden Belediye anlayışına, sosyal Belediye anlayışına, zenginlik yaratan, refah yaratan, rantı ve zenginliği yaratıp, eşitçe, adilce dağıtan Belediye anlayışına kavuşacak. Borcun önemi yok, borcun nereye gittiğinin önemi var. Peşkeş çeken anlayıştan, kaynak yaratan anlayışa geçiş yaptık. Kaynakları Şaban Dişli’lere peşkeş çekmekten, halkın yararına kullanan bir anlayışı getirdik.” Dedi.

 

CHP heyeti, daha sonra yine yürüyerek ve yol üzerindeki kahvehanelere uğrayıp halkla selamlaşarak parti binasına döndü.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *