Japonya'yı vuran 8.9 büyüklüğündeki deprem ve tsunaminin dördüncü gününde bilanço ağır. Kurtarma ekipleri deprem bölgesine ulaşmakta zorlanırken, depremin en ağır yaşandığı Miyagi bölgesindeki polis şefi, sadece bir kentte 10 bin kişinin öldüğünü açıkladı. Kyodo haber ajansına konuşan polis şefi Takeuchi Naoto, Miyagi bölgesindeki Minamisanriku kentinde ölü sayısının 10 bine yükseleceğinden, 'Hiçbir şüphem yok' dedi. Naoto, 10 bin kişinin kaybolduğu Minamisanriku kentiyle hala hiçbir bağlantı kurulamadığını söyledi. Ülkeyi depremin vurmasından sonra en az 1 milyon 400 bin hane susuz, yaklaşık 2.5 milyon hane de elektriksiz kaldı. Kırsal bölgelerde etrafı suyla çevrili ulaşılamayan büyük alanlar bulunuyor. Fukuşima'daki bir yetkili, tsunaminin kıyıdaki üç kasabada evlerin yüzde 90'ıni sürükleyerek, paramparça ettiğini, 390 bin kişinin evlerinden olduğunu açıkladı.
200 CESET SAHİLE VURDU
Yetkili, yiyecek ve su sıkıntısıyla karşı karşıya olan 390 bin kişinin acil durum sığınaklarında barınmak zorunda kaldığını söyledi. Tsunamiden en fazla etkilenen liman kenti Sendai yakınındaki küçük Tagayo Kasabası'nda halk şaşkınlık içinde harap olmuş evler ve otomobiller arasında dolaşırken, hastane yetkilisi Ikuro Matsumoto, hala su ve yiyecek sıkıntısı çektiklerini belirtti.
Miyagi bölgesinin kuzeydoğu kıyılarında 200 cesedin kıyılara vurması sonrasında resmi yetkililer, ölü sayısının en az bin olduğunu açıkladı. Hükümet, yardım çalışmalarına katılan asker sayısını da ikiye katlayarak 100 bine çıkardı. Tokyo Elektrik İdaresi, nükleer enerji santrallarının deprem ve tsunamide hasar gördüğü için aksayan elektrik üretimini dengelemek amacıyla başkent Tokyo ve diğer kentlerde elektrik kesintisi uygulayacağını açıkladı. Kesinti bugün başlayacak ve günde 3 saat dolayında olacak.
İkinci Dünya Savaşı sonrası en büyük felaket
Japonya deprem ve tsunamiden sonra büyük bir nükleer felaketle karşı karşıya. Fukuşima nükleer santralındaki patlamanın ardından, Onagawa nükleer santralında da acil durum ilan edildi. İbaraki bölgesinde bulunan Tokai nükleer santralının soğutma sistemi pompası durdu. Japonya Başbakanı Naoto Kan, deprem, tsunami ve nükleer tehlike riskini ülkesinin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra karşılaştığı en büyük felaket olarak değerlendirdi. İkinci Dünya Savaşı'nda 3 milyon Japon hayatını kaybetmiş, ABD'nin Hiroşima ve Nagazaki kentlerine attığı atom bombalarında 214 bin kişi hayatını kaybetmişti. Başbakan Naoto Kan, geçtiğimiz cuma günü meydana gelen 8.9 büyüklüğündeki deprem ve tsunamiye bir de nükleer tehlike riski eklenince, bu felaketi İkinci Dünya Savaşı ile karşılaştırdı. Televizyonda Japon halkına seslenen Kan, ülkesinin son 65 yılın en büyük krizini yaşadığını belirterek, ulusal birlik çağrısı yaptı. Halkına moral vermeye çalışan Başbakan Kan, 'Bu krizden çıkacağımıza hiç kuşkum yok' dedi. Nükleer santrallardaki patlama tehlikesi de devam ediyor. Fukuşima nükleer santralının üçüncü ünitesinde hidrojen patlaması uyarısı yapıldı. Aynı tesisin bir başka reaktöründe, içine deniz suyu katarak nükleer erimeyi önleme çabaları sırasında patlama olmuştu. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) patlamada bir teknisyenin öldüğünü, 11 kişinin yaralandığını açıkladı. UAEK, yaralananların da santralde çalışan teknisyenler olduğunu açıkladı.
ACİL DURUM İLAN EDİLDİ
FukuŞİma nükleer santralındaki patlama risti devam ederken kötü bir haberde Onagawa ve Tokai nükleer santralarından geldi. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, Onagawa santralinde yüksek radyoaktivite saptandığını ve acil durum ilan edildiğini duyurdu. UAEK, Japon yetkililerin radyasyonun kaynağını saptamaya çalıştığını belirtti. İbaraki bölgesinde bulunan Tokai nükleer santralının de soğutma sistemi pompası durdu. Japon yetkililer nükleer santrallardaki radyasyon sızıntısı sonrası 160 kişinin radyoaktiviteye maruz kaldığını açıkladı. Deprem ve tsunami korkusunu yenen halk, radyoaktiviteye maruz kalıp kalmadığını öğrenmek için hastanelere hucüm ediyor. Fukuşima nükleer santralına yakın Koriyama Kasabası'nda yaşayan inşaat işçisi Kenji Koshiba, 'İlk zamanlarda yeniden deprem olacağı korkusu yaşıyordum ama şimdi radyasyona maruz kalacağımdan korkuyorum. Radyasyon ölçümü yaptım. Şimdilik tehlike yok' dedi. Nükleer patlama riski nedeniyle Fukuşima ve çevresinde tahliye edilenlerin sayısı 200 bini aştı.
Türklerden umut verici haber geldi
Japonya'da deprem ve tsunami olan bölgede yaşayan Türk vatandaşlarından dolaylı olarak haber aldıklarını belirten Türkiye'nin Tokyo Büyükelçisi Sermet Atacanlı, 'O haberler bize umut verdi' dedi. Japonya'nın çok büyük bir deprem felaketi ile karşı karşıya kaldığına işaret eden Atacanlı, tsunaminin vurduğu Miyagi gibi eyaletlerde büyük bir felaket yaşandığını söyledi. Atacanlı, 'Bu bölgede 20-25 civarında vatandaşımız olduğunu biliyoruz. Bunlara ilk günden itibaren ulaşmaya çalıştık. İlk gün zorlandık, malum cep telefonu şebekesi bloke oldu. Fakat o bölgeye yakın oturan vatandaşlarımız aracılığıyla dolaylı olarak haberler aldık. O haberler bize umut verdi' şeklinde konuştu. Büyükelçi Atacanlı, Kızılay'ın deprem bölgesine hareket ettiğini belirtti.
Türk öğrenci dehşeti anlattı
Japonya'da tsunaminin vurduğu Sendai kentinde okuyan Ali Öztürk, depremde yaşadığı dehşeti anlattı. Tohokku Üniversitesi'nde öğrenci olduğunu belirten Öztürk, 8.9 büyüklüğündeki depremde, deprem uyarı sistemi alarmını duyduktan hemen sonra depremin başladığını ve yaklaşık 3 dakika sürdüğünü, ardından da binayı terk ettiklerini söyledi. Öztürk, depremin olduğu ilk gün yetkililer tarafından 'evlere gitmeyin, arabaya binmeyin, yürüyürek en yakın okula ulaşın' diye uyarıldıklarını ifade etti. Öztürk, 'Sendai'de kent merkezinde yıkılan yer yok ancak hayalet şehir görünümünde. Elektrik var. İnsanlar evlerinden çıkmıyor. Kente 15 kilometre mesafede, deniz kıyısında olan bölümde ise ölü kent görüntüsü var. Burada da tek tük yıkılan bina var. Bölgeye girerken iletişim hatları çalışmıyor, ayrıca elektrik de yok. İnsanlar topluca sığınaklarda yaşıyor'dedi. Ali Öztürk, Sendai'de 25'i öğrenci 30 civarında Türk olduğunu söyledi.