Katliamın 18.yılında polisten biber gazlı müdahale
Yaşamını yitirenleri anmak üzere aralarında olaylarda yaşamını yitirenlerin yakınlarıyla, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu üyelerinin de bulunduğu bir grup toplandı.
Kentte anma etkinleri öncesinde yoğun güvenlik önlemi alındı.
Polisten 'biber gazlı' müdahale
Anma programına katılan grup ile güvenlik güçleri arasında eski Madımak Oteli önünde gerginlik yaşandı.
Ethembey Parkı yakınlarında toplandıktan sonra Mevlana Caddesi'nden yürüyen grup üyeleri, bilim ve kültür merkezine dönüştürülen eski Madımak Oteli yakınlarına kadar geldi.
Grup, buradaki polis bariyerleri önünde slogan attı. Olaylarda ölenlerin isimleri okunduktan sonra yaşamını yitirenlerin yakınları bina önüne alındı.
Bu sırada bariyerleri aşmak isteyen grup ile polis arasında gerginlik yaşandı.
Çıkan arbedede biber gazı kullanan polis, müdahale ettiği grubu dağıttı.
Bir süre ara sokaklara dağılan grup, daha sonra tekrar polis bariyerleri önünde toplandı.
Provokasyonalara gelmeyin
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Selahattin Özel kargaşa anında yurttaşları sakinleştirmeye çalışarak, "Amaç burada kaybettiğimiz canları anmak, onları unutturmamak. Böyle olayların bir daha yaşanmaması ve yaşatılmaması için Madımak'ı, Maraş'ı ve Çorum'u unutturmayacağız" dedi. Selâhattin Özel, yurttaşlara "provokasyonlara gelmeyin" çağrısında bulundu.
Yolumuzu niye kesersiniz, bunu izah edin
Demokrasi adına, insanlık adına, barış aşkına geldiklerini anlatan Özel, ''Mavi Marmara Gemisi'nin İsrail önünü kestiğinde dünyayı ayağa kaldıranlar, bir karanfil koymaya geldik, yolumuzu niye kesersiniz, bunu izah edin. Gazze'ye giderken 'önümüz kesildi' diye dünyayı ayağa kaldıranlar, o yüzden sırayla 'one munite' diyenler, karanfil koymak için geldik, insan öldürmeye gelmedik. 18 yıldır burada varız'' dedi.
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Başkanı Turgut Öker de eski Madımak Oteli binasının önüne ne asılırsa asılsın buranın insanlık dünyasında bir ''utanç müzesi'' olduğunu söyledi. Öker, ''Buranın müze olmasını engelleyenler yeni provokasyonlar peşindeler. İnsaf sahibi olanlar, bu ülkede kardeşlikten yana olanlar, burayı mutlaka müze olarak kabul etmek durumundadırlar. O yüzden bizim davamız büyük'' dedi.
Hayatını kaybedenleri sonsuza kadar yaşatacaklarını belirten Öker, önümüzdeki yıl Sivas'a gelmelerine kimsenin engel olamayacağını söyledi.
Olaylarda yaşamını yitirenler adına konuşan Hasret Gültekin'in eşi Yeter Gültekin de 18 yıldır ''şehitlerine'' yakışır bir şekilde Sivas'a geldiklerini belirterek, olay çıkarmaya çalışanlara alet olmadıklarını, olmayacaklarını söyledi.
Gültekin, eski Madımak Oteli binasının ne kadar yapılırsa yapılsın güzel bir yer olamayacağını ifade ederek, ''Orada Hasret'in adı, Koray'ın adı, Asuman'ın, Murat'ın adı olacak. Siz de yüreğinizde taşıdığınız o insanların sevgisiyle önce bulunduğunuz yere, taşıdığınız fotoğraflara, o çocukların analarına saygılı davranacaksınız, sakin olacaksınız, kimsenin incinmesine izin vermeyeceksiniz'' diye konuştu.
''Madımak'ı da hiç unutmayacağız"
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Hüseyin Güzelgül ise 18 yıldır Sivas'a geldiklerini belirterek, ''Dostlar, dost olmayanlar şunu bilsin ki 180 yıl daha buradayız. Biz Aleviler, biz devrimciler, demokrat, hümanist, laik insanlar, nasıl ki Kerbala'yı unutmadık, Maraş'ı, Çorum'u, Gazi'yi, Gazze'yi hiç unutmadıysak, Madımak'ı da hiç unutmayacağız. Zira tarihten biliyoruz ki unutursak, unuturlar. Unutmayacağız. Çünkü bir kez daha böyle katliamlar yaşamak istemiyoruz'' ifadelerini kullandı.
Sivas Demokrasi Platformu adına konuşan İbrahim Şahin de Madımak'ın adının ne şehirden ne insanlığın hafızasından silinemeyeceğini anlattı.
Şahin, ''Devlete ve AKP hükümetine sesleniyoruz. Madımak Oteli'ni bilim ve kültür merkezine çevirmek ve Madımak adını unutturmak gibi huy ve çabalardan vazgeçin. İnsanlığa sesleniyoruz. Her şeyinizi kaybedebilirsiniz, onları yeniden kazanabilirsiniz, ama sakın vicdanınızı kaybetmeyin'' diye konuştu.
Bu arada eski Madımak Oteli binasının camına olaylarda hayatını kaybedenlerin aileleri tarafından ''Madımak Utanç Müzesi'' yazılı pankart yapıştırıldı. Pankartın önünde fotoğraf çektiren grup, daha sonra güvenlik güçlerinin uyarısıyla pankartı kaldırdı. Bu grup, bariyerlerden içeri alınmalarına rağmen binaya girmekten vazgeçti.
Anma etkinliklerine katılan aralarında CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum ve beraberindeki milletvekillerinin de bulunduğu topluluk, programın ardından alandan ayrıldı.
Oturma eylemi
Ethembey Parkı yakınlarında bir araya gelen, içersinde siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu üyelerinin de bulunduğu grup , "Bilim ve Kültür Merkezi"ne dönüştürülen eski Madımak Oteli binasının müze olması yönünde sloganlar attı. Daha sonra Mevlana Caddesine doğru yürüyüşe geçmek isteyen grubun önüne, aralarındaki yaklaşık 20 kişi oturarak kortejin hareket etmesini engelledi. "Bir pankart yüzünden kente yaklaşık 20 otobüsün girmesine izin verilmediğini" belirterek, bu gerekçeyle oturduklarını belirten bu kişilerle kortejdekiler görüştü. Kortej sorumluları bu durumla ilgili yetkililerle görüştüklerini anlatarak, oturanlardan eylemlerine son vermelerini istedi. Yapılan görüşmeler sonucu kortej önünde oturan bu kişiler daha sonra eylemlerini bitirdi. Yürüyüşe geçen kortejdekiler güvenlik noktasında arandıktan sonra Mevlana Caddesi'ne alınmaya başladı.
CHP'liler de kortejdeydi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum başkanlığında, aralarında Kamer Genç ve Sabahat Akkiraz'ın da bulunduğu CHP milletvekilleri, partililer ve bazı dernek üyelerinin de olduğu grup, Sivas Olaylarının 18. yılı sebebiyle CHP Sivas il binasından yürüyerek Atatürk Anıtı'nın önüne geldi.
Süheyl Batum ve CHP İl Başkanı Cahit Korkut, anıta çelenk bıraktı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Batum, ''18 yıl oldu. Şunu özellikle söylemek istiyorum; bizler, sizler, hiçbirimiz, acılarından siyasal rant elde eden insanlar değiliz, acılarından siyasal umur, siyasal gelecek hedeflemek isteyen insanlardan değiliz'' diye konuştu.
Her zaman Sivas'ın, Sivas kentinin ve Sivas halkının, Cumhuriyet'in kuruluşunda, Erzurum ile birlikte ne kadar önemli bir yeri olduğunun bilincinde olan, bunu kesinlikle gözden kaçırmayan insanlar olduklarını vurgulayan Batum, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hepimizin acısı var. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik laik cumhuriyeti, özgürlükleri savunan bütün insanların acısı var. Bu acıyı 18 yıldır unutturmadık, unutturmayacağız. Unutturmamaya devam edeceğiz ki, tekrar söylüyorum bundan siyasal bir rant elde etmek için değil, hiç değil ama bir daha çocuklarımız, gençlerimiz bu acıları yaşamasınlar. Böyle bir Türkiye olmasın diye hiç kimse ama hiç kimse kendisine birtakım gerekçeler uydurarak, 'çok ağır tahrik oldum' veyahut 'bana böyle söyledi', ya da 'şeriat istiyorum' gibi gerekçelerle insanları, aydınları yakamasın, aydınları canice katledemesin. Bizler bugünü unutturmayacağız, unutturmak isteyenlere izin vermeyeceğiz.''
Türkiye'nin böyle acıları bir daha yaşamamasını dileyen Batum, ''Biz buradaki Madımak Oteli'nin müze olmasını istiyoruz. Gençler ileride gelsinler ve Türkiye Cumhuriyeti'nde aydınlar, bu Cumhuriyeti kurmak için olduğu kadar yaşatmak için de nelerle karşı karşıya kaldılar, sizler, bizler nelerle karşıya kaldılar, onların aileleri görsünler diye. Bunlar rant elde etmek için değil ama bir daha bunu yaşamamak için'' dedi.
Anı köşesindeki iki isme tepki
Madımak Oteli binasının bilim ve kültür evi yapıldığını, bunu birinci adım olarak gördüklerini ifade eden Batum, ''Bizim daha önce verilmiş, sayın milletvekillerimiz burada, yasa teklifimiz var, kanun teklifimiz var. Bu kanun teklifinde sizlere burada bütün Cumhuriyet Halk Partisi ailesi adına, bütün milletvekili arkadaşlarım adına hepimiz söz veriyoruz. Bu kanun teklifinin gereğinin yerine gelmesi için uğraşacağız. O güne kadar bunu sürekli olarak gündemde tutacağız'' diye konuştu.
''Müze olması yeterli mi'' diye soran Batum, şöyle devam etti:
''Oradaki anıtta plakette 37 tane ad yazılmış. Bu 33 aydınımızı yakanların da içinde bulunduğu 2 ad plakette yer alıyor. Açık söylüyorum; bunu duyduğumda tüylerim diken diken oldu. Dünyanın hiçbir yerinde zalimle mazlumun, aydınları yakanla yakılanı, cani ile katledileni yan yana koyan bir zihniyet olamaz. Bunu 'canım insanlığın gereği, hepsini bir araya koyduk' diyen bir zihniyet de olamaz. Bu zihniyet Türkiye'de maalesef ve maalesef acımızın 18 yıldır devam etmesine, faillerin göstere göstere Almanya'da, bütün basının bulacağı ama sözüm ona devlet görevlilerinin bulamayacağı ve rahat yaşamalarını, ellerini kollarını sağlayarak yaşamalarına neden oluyor. Bunu hiç sormayın; neden orada Mannheim'den insanlar getirilemiyor, Almanya'dan getirilemiyor diye sormayın. Neden sormayın? Çünkü bundan getirilemiyor, bu zihniyetten getirilemiyor. Sizler, bizler hınç peşinde değiliz, kin peşinde değiliz. Bizler neyin peşindeyiz? Sadece bu zihniyetiyle, bu anlayışıyla, müzesiyle bu acının bir daha yaşanmayacağı bir Türkiye'nin temellerini attığımız gün görevimizi yapabildik diyeceğiz. O güne kadar tekrar hepimiz bir daha böyle acıların yaşanmayacağı günler yaşamayı hep beraber görelim diyorum. Cumhuriyet Halk Partisi ailesi olarak ortak acımızı birlikte paylaştığımızı bir kez daha vurgulamak istiyorum.''
Batum ve beraberindekiler daha sonra yürüyerek, Ethembey Parkı önünde toplanan Sivas Demokrasi Platformu kortejine katıldı.
Öte yandan, Sivas Valisi Ali Kolat da Belediye Başkanı Doğan Ürgüp ve aralarında Sivas Şehit Aileleri ve Gazileri Derneği Başkanı Mustafa Hızal, Dört Eylül Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Elvan Cantemur, Muhtarlar Derneği Başkanı Duran Koç'un da bulunduğu Sivil Toplum Kuruluşları Platformu üyeleriyle birlikte Bilim ve Kültür Merkezi'ne geldi.
Vali Kolat ve beraberindekiler burada Sivas Olaylarında yaşamını yitiren 37 kişinin anısına oluşturan Anı Köşesi'ndeki ''2 Temmuz 1993 tarihinde meydana gelen elim olayda 37 insanımız hayatını kaybetmiştir. Böyle acıların bir daha yaşanmaması dileğiyle...'' yazısının bulunduğu yere karanfil bıraktı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.