Yurttaşlar Marmaris'te

Yurttaşlar Marmaris'te
Libya'daki Türkleri yurda getirmek üzere Bingazi Limanı'ndan yola çıkan İstanbul Deniz Otobüsleri A.Ş'ye (İDO) bağlı iki feribottan biri olan Orhangazi-1 feribotu, yaklaşık 20 saat süren bir yolculuğun ardından 30'u yabancı uyruklu bin 516 yolcu ile Marma
Libya'nın Bingazi Limanı'ndan aldığı yolcularla yola çıkan ''Orhan Gazi-1'' feribotu Marmaris Limanı'na giriş yaptı.

Marmaris'e saat 23.44'te ulaşan ''Orhan Gazi-1'' feribotunu Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Muğla Valisi Fatih Şahin ve Marmaris Kaymakamı Serdar Polat karanfillerle karşıladı.

Feribottaki bin 516 yolcu arasında yabancı uyruklu 30 kişi ile 10 gün önce dünyaya gelen Onur Eren Çalışkan adlı bebek de yer alıyor.

Feribottan inen yolculardan sağlık problemi yaşayanlar, limanda hazır bekletilen 112 görevlilerince seyyar hastanelere alındılar.

 

67 Türk havayolu ile İstanbul'a geldi

Libya Havayolları'na ait tarifeli uçakla 67 Türk, Trablus'tan İstanbul'a geldi. Libya'daki olaylar nedeniyle ülkeden ayrılarak LN 192 sefer sayılı Libya Havayolları uçağıyla Atatürk Havalimanı'na gelen Türkler, yakınları tarafından sevinç gözyaşları ile karşılandı.

Yolculardan Özkan Tetik, 21 Şubattan beri Trablus Havalimanı'nda mahsur kaldıklarını belirterek, “Aç, susuz kaldık, her şeyin fiyatı arttı. Havalimanına bileti olan ve uçuş tarihi gelen kişileri alıyorlar. Herkes dışarıda bekliyor. Hiçbir yetkiliden yardım görmedik, bulabildiğimiz ilk biletle Türkiye'ye geldik” dedi.

Libya'da işçi olarak çalıştığını belirten Cemal Yamur, ülkede şartların çok zor olduğunu ifade ederek, “Bilet alamayan, pasaportu kaybolan, hava alanına ulaşamayan Türkler olduğunu duyduk. Kendi imkanımızla hava alanına geldik. Dünden itibaren Mısırlılar hava alanına çok yoğun şekilde geldi, hava alanını adeta işgal ettiler. Türkler dışarıda kalmış durumda” diye konuştu.

Yamur, Libya lideri Muammer Kaddafi'nin konuşmasının ardından Libyalıların Trablus sokaklara döküldüğünü belirterek, "Kaddafi'nin televizyon konuşmasının ardından herkes Trablus sokaklarına döküldü. Kaddafi yanlıları sabaha kadar kutlama gösterileri yaptı. Zaten Trablus'ta Kaddafi yanlıları var” dedi.
 

Türkiye'ye geldiğine sevinemedi

Libya'da çalışan eşini bırakmak zorunda kalarak Türkiye'ye dönen Güneş Mengüllüoğlu da çok üzgün olduğunu söyleyerek, “Orada çok kötü şeyler yaşanıyor. Eşim Misurata kentinde kalıyor. Az önce kendisiyle konuştum, evde güvendeymiş. Ama Libya'da yarın ne olacağı, bir saat sonra ne olacağı belli değil” diye konuştu.

Libya'daki Türklerin çok mağdur durumda olduğunu ifade eden Mengüllüoğlu, “Trablus yolunda Peşmerge gibi giyinmiş, ellerinde silahlar olan insanlar gördük. Herkes çok tedirgin” şeklinde konuştu.

Bu arada, Libya'da yaşayan kızını görmeye giden ablası Neval Özal'dan haber alamadığını söyleyen ve havalimanında bekleyen Gülseren Askar da, ablasının Libya Havayolları uçağından inmesiyle büyük sevinç yaşadı.

 

Trablus'tan 250 Türk daha geldi

Libya'daki olaylar nedeniyle bu ülkeden ayrılan Türklerden bir grup daha THY'nin özel uçağıyla İstanbul'a geldi.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Dışişleri Bakanlığının talebi üzerine bu ülkedeki Türk vatandaşlarının tahliyesi için gönderilen TK 3996 sefer sayılı A330 tipi THY uçağı, Trablus Havalimanından aldığı 250 yolcusuyla akşam saatlerinde Atatürk Havalimanına indi.

Havalimanında pasaport kontrolünden geçen bir grup yolcu, Trablus Havalimanı'nda aç ve susuz kaldıklarını, kendileriyle ilgilenilmediğini belirterek, alkışlarla durumu protesto etti. Mahir Güler adlı işçi de ''Kuru ekmeğe muhtaç kaldık'' diyerek elindeki ekmeği gösterdi.

Libya'da Muammer Arabi adlı şirkette muhasebe şefi olarak çalışan Hüseyin Şenol, gazetecilere yaptığı açıklamada, sadece kendi şirketlerinde çalışan 110 kişinin Trablus Havalimanında 3 günden beri mahsur kaldığını belirterek, ''Havalimanında yemeden, içmeden, daha da kötüsü hiçbir muhatap bulamadan beklemek zorunda kaldık. Cep telefonları, internet çalışmıyordu. Kuyruklarda sürekli tartaklandık, ezilme tehlikesi yaşadık. Büyükelçilikten şikayetimiz var, hiçbir şey yapılamıyorsa bile en azından havalimanında bir kriz masası kurulabilirdi. Olaylardan yeni çıkmış Tunus'un, Mısır'ın vatandaşları uçaklarla karşılanırken, bize sahip çıkan olmadı'' diye konuştu.

Mahir Güler de Libya'da büyük sıkıntılar çektiklerini, özellikle havalimanında çok zor şartlarda bekletildiklerini ifade ederek, ''Ben bu kuru ekmekle 4 gün yaşadım. Kuru ekmeğe muhtaç kaldık. Aç, susuz yaşadık. Yağmur altında dışarıda kaldık. Terminale girince ayaklar altında taşlarda yatıyorduk. Öyle zor günler geçirdik. Orada kalanlar hala aynı sıkıntıları yaşıyor. Onlarla ilgilenilmesini istiyoruz. Bir arkadaşımızın pasaportu elinden alındı, 50 dolar verip zor ellerinden aldım. Bize hiçbir insani yardım yapılmadı'' dedi.

Bir şirkette ambar şefi olarak çalışan Haşim Akyüz de Bingazi şantiyesinde sahipsiz kaldıklarını, konsolosluk yetkililerinin kendilerine yeterince sahip çıkmadığını öne sürerek, ''Bingazi'deki stadyumda hala binlerce Türk var. Libya'da aşağılanan sadece Türkler. Hiçbir Afrikalı, Avrupalı aşağılanmıyor'' diye konuştu.

Bu arada, bazı yolcular da durumlarından şikayet eden yolculara tepki göstererek, onlarla tartıştı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.