EMEKLİ Orgeneral ve eski Genelkurmay Başkanı’mız İlker Başbuğ
tutukluluktan özgürlüğe çıktığı andan itibaren direnme hayatına
“Merhaba” dedi.
Aslında kendisi emekli olduktan sonra rahat bir hayat yaşamak
isterken, 26 aylık hapis hayatı İlker Başbuğ Paşa’ya her şeyi
unutturuverdi... Silivri zincirlerini kırıp da özgürlüğe kavuştuğu
gün, aslında bundan sonra pek de özgür olarak emeklilik hayatını
sürdüremeyeceği bir hayata “Merhaba” demiş oldu.
Beşiktaş’taki “Sessiz Çığlık” eylemine bizzat katılarak dışardaki
hayatta da duruşunu resmi olarak gösteren Başbuğ Paşa, bundan sonra da
ne yapacağını başlıklar halinde bizlere sunmaktan çekinmemişti.
Eeeee, kolay değil. 2 seneyi aşkın bir tutukluluk süresi ve ardından
beraat kararı. Tabii 26 aylık tutukluluğa her ne kadar “Uzun süre”
demese de, kendisinden daha uzun yıllar içerde tutuklu kalmış vatan
severlerin bir an önce beraat kararıyla özgürlüklerine kavuşmasını
istiyordu.
Paşamız, “Sessiz Çığlık” eylemine katılarak “Mustafa Kemal’in
Askerleriyiz” sloganlarına katılmayı kendinde görev kabul ettiğini
anlamamak mümkün mü?..
Elbette değil.
Ama iş, sadece bununla da kalmıyordu.
Neden mi?..
Sosyal paylaşım ağlarında bir anda seslendirilen ve büyük bir
sempatiyle çoğunluk kazanan bir eylem daha vardı.
Neydi o eylem?..
“İlker Başbuğ Paşamız cumhurbaşkanı olsun” idi.
Görünen odur ki İlker Paşamız, bu görevi yapmak isteyebilir. Çünkü
içinde bulunduğumuz şu olumsuz günlerde böylesine bir göreve “Hayır”
diyeceğini sanmıyoruz.
Ama eğer “Hayır” derse...
O zaman ne olacak?..
Hayır demenin tesiri çok büyük olacak.
Örneğin:
1– Büyük bir olasılıkla CHP’den gösterilecek olması ve akabinde
partiye zarar vermesi kaçınılmaz olacak.
2– Bu kadar istenilen biri olduğu halde cumhurbaşkanlığı adaylığını
kabul etmeyişi, AKP hükümetine yarayacak.
3– MHP ile CHP’nin ortak bir isim olarak kabul edebileceği İlker
Başbuğ Paşamız, Türkiye Cumhuriyeti’nin bundan sonraki Çankaya ismini
kendi eliyle iktidara sunmuş olacak.
4– Anadolu’daki büyük CHP beklentisi yerelde büyük farkla
kazanılmışken... Çankaya Köşkü’nde hüsrana uğranacak.
Yani, Başbuğ Paşamızın şu andan itibaren büyük bir yük aldığını kabul
etmeliyiz. Kolay değil, 26 aylık bir tutukluluk hayatından sonra
direkt siyasete atılmak ve belirlediği bir yoldan ilerlemek için
kendine “Köşk yolunu” yön olarak tayin etmek, oldukça zahmetlidir.
Bu sıkıntılı dönemi alt edebilmek için elinden gelen çabayı
harcayacağını ve tutuklu general ve diğer subay arkadaşları için
mücadelesine devam edeceğini söylemesi, (hem arkadaşları adına ve hem
de Türk milleti adına) gurur verici sözlerdir.
NİYE CUMHURBAŞKANI OLMASIN Kİ?..
Sayın İlker Başbuğ Paşamız’a “Çankaya Köşkü’ne Çıkamaz” diyenler,
acaba neye göre “Çıkamaz” diyecekler?
İsterlerse ilk önce bu sözlerine bir karşılık bulmalılar.
Mesela aşağıdaki şu soruları kendi kendilerine sorarak bir özeleştiri
yapmalılar.
a) 26 aylık bir tutukluluk halinin olmasından dolayı mı?..
b) Arkadaşlarının da serbest bırakılmasını istediği için mi?..
c) Türk Silahlı Kuvvetleri’nin şimdiki yapısının yanlış olduğunu
söylediği için mi?..
d) Tutukluluk süresinde halâ suçunun ne olduğunun söylenmediği için mi?..
e) Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çok kıymetli generallerinin içeri
atılarak; onların haksız yere, yerden yere vurulduklarını açıkladığı
için mi?..
f) Türkiye Cumhuriyeti’nin laik yapısının korunması için Atatürk ilke
ve inkılaplarını sahiplendiği için mi?..
g) Kendi ağzından söylediği “PKK’nın yasal uzantısı olan partinin
özerklik ilan edeceği açıklamalarını kaygıyla izliyorum” dediği için
mi?..
Daha bunun gibi birçok konuyu başlıklar halinde uzatabiliriz. Ama asıl
ve genel konu gereği bu birkaç maddelik başlık, Başbuğ’un ne demek
istediğiyle ilintilidir.
Evet....
İlker Başbuğ Silivri’den çıktığı andan itibaren omuzlarına büyük bir
yük almıştır. Bu yük, aslında onur duyulacak ve saygı ile karşılanması
gerekecek bir yüktür. Dileriz hem kamuoyunun ve hem de CHP gibi diğer
siyaset adamlarının “Köşk adayımız Başbuğ olsun” açıklaması devamında
gelsin.
Çünkü, Cumhuriyet’i savunan siyasetçilerin “İlker Başbuğ Paşa Çankaya
adayımız” açıklaması, Atatürk sevgisiyle yoğrulmuş olan ve Türk
milletinin sıkıntılı geçen şu günlerinde onları bir nebze olsun
rahatlatacaktır.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *