İSTANBUL ALLAH’A EMANET!

İSTANBUL ALLAH’A EMANET!
1999 depreminden sonra İstanbul’un mikrobölgeleme rapor ve haritalarını yaptıran Büyükşehir Belediyesi’nin Çatalca, Silivri, Büyükçekmece ve Beylikdüzü’nü es geçtiği ortaya çıktı. Adı geçen bölgelerin deprem ve tsunami tehlike analizini gösteren harita ça
1999 depreminden sonra İstanbul’un mikrobölgeleme rapor ve haritalarını yaptıran Büyükşehir Belediyesi’nin Çatalca, Silivri, Büyükçekmece ve Beylikdüzü’nü es geçtiği ortaya çıktı. Adı geçen bölgelerin deprem ve tsunami tehlike analizini gösteren harita çalışması için ihale açan İBB’nin daha sonra bu ihaleyi de iptal ettiği öğrenildi

Sürece kimse müdahil olamaz
İsrail askerileri tarafından saldırıya uğrayan Mavi Marmara mağdurlarının avukatları, hakların Türkiye-İsrail arasında pazarlık konusu yapılamayacağını belirtti. Avukatlar tarafından yapılan açıklamada, “Bilinmelidir ki, davalara ve soruşturmalara etki edecek tek yetkili merci müvekkillerimiz ve avukatlarıdır. Mağdur müvekkillerimizin haklarına ve yargı sürecine her kim müdahil olursa, ağır bir vebal ve mesuliyeti üzerine almış olacaktır. Böyle bir saldırının karşılığı 1 milyar dolardır. Müzakerelerde İsrail’in 20 milyon dolar ödeyeceği konusunda anlaşıldığı ileri sürülmektedir” denildi.

Pazarlık yapılamaz
2010 yılında Gazze'ye yardım götürmek amacıyla yola çıkan Mavi Marmara gemisi uluslararası sularda İsrail askerinin saldırısına uğramış 9 kişi ölmüştü. Mavi Marmar adavasında görev alan mağdurların avukatları, Türkiye-İsrail arasındaki anlaşmalar ve tazminat önerileriyle ilgili yazılı bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Son günlerde, İsrail ve Türkiye yetkililerinin müvekkillerimizin uğramış olduğu saldırıyı konu edinen bir görüşme yürüttükleri medya vasıtasıyla dünya kamuoyuna yansımıştır. Müvekkillerimizin haklarının iki ülke yetkilileri arasınd siyasi pazarlığa konu edilmesi kabul edilemez" ifadelerine yer verildi.

Büyükçekmece Doğa Emanetçileri Çevre Eğitim Derneği’nin düzenlediği bir etkinlikte konuşan İÜ Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Osman Öncel deprem hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. 1999 depreminden sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin metropol şehrin mikrobölgelemesini yaptırdığını belirten Öncel, "Yapılan çalışma Avcılar'ı öteye geçmedi. Daha sonra Büyükçekmece'nin mikrobölgelemesini yaptırmak için ihale açıldı fakat nedensiz bir şekilde iptal edildi" bilgisini verdi.

Subjektif konuşuyoruz
Açıklamasında mikrobölgelemenin öneminden da bahseden Öncel, "Mikrobölgeleme haritası, deprem şiddetini az büyütecek ve çok büyütecek zeminleri gösterir. Binalar da bu bilgiye dayanarak yapılmalıdır" dedi. Deprem dalgasının bazı zeminlerde çok hızlı bazı zeminlerde ise yavaş olduğunu sözlerine ekleyen Öncel, "Haritası çıkarılmayan bölgeler için maalesef subjektif konuşmak zorunda kalıyoruz. Hepsinden daha önemlisi yapılaşmanın bu haritalara göre ve Jeofizik tomografiye göre yapılması gerekir" diye konuştu.

Çok çürük yerler olabilir
Büyükçekmece’nin zemin olarak şiddetli ya da az şiddetli yerlerinin bilinmediğini ifade eden Osman Öncel, "Çok sağlam, sağlam, çok çürük yerler olabilir. Bunu bilimsel olarak maalesef bilmiyoruz" dedi. Depremin büyük bir kaynak olduğunu belirten Öncel,"İBB Avcılar'a kadar mikrobölgeleme haritasını büyük bir kaynak ayırarak yaptı. Fakat Avcılar'dan sonra ki batı ilçelerine hiç girmedi" açıklamasını yaptı.

Evler nasıl yapılıyor?
Mikrobölgelemi haritasının öenmi hakkında örnekler vererek açıklama yapan Öncel, "Mesela bir bina yıkıldığı zaman o binaya depremin etkisi 12 şiddetinde olur. Evinizde avize sallandığı zaman 6 şiddetinde olur. Etkilenmeyi şiddet olarak görüyoruz. Bazen bir bina yıkılır, yanındaki yıkılmaz. Etkilenme aynı mahallede değişik olabilir, faktörler de değişik olabilir. Zemin faktörü, binanın sağlamlığı gibi. Mikrobölgeleme haritası, deprem şiddetini az büyütecek ve çok büyütecek zeminleri gösterir. Bu bilgiye dayanarak yapılmalı evler" bilgisini verdi.

Bilimsel verilere bakılmalı
Deprem dalgasının hızlı ve yavaş olduğu zeminlerin belirlenmesi gerektiğini dile getiren Öncel, "Bilimsel verilere bakılmalı. Şurada taş var, kum var, kaya var diye değil, ölçüm yapılarak tespit edilir. Jeofizik tomografisi çekilmeli. Türkiye’de depremlerden sonraki araştırmalarda, genellikle binaların yüzde 6’sı göçmüş. 100 binadan 6’sı göçüyorsa, bin binadan 60’ı göçer. Buralar neresidir? Hangimizin oturduğu bina? Burada bir depremin enerjisini şiddet olarak büyütecek zemin nerede bilemiyoruz. Subjektif konuşmak zorunda kalıyoruz" eleştirisinde bulundu.

İhalenin iptali talihsizlik
İBB'nin Avrupa yakası Güneyi Mikrobölgeleme Projesi kapsamında yerleşime uygunluk haritası, deprem yönetmeliğine göre zemin sınıflama haritası, ortalama kayma dalgası hızı haritası, su baskını ve sellenme haritası, heyelan tehlikesi haritası, sıvılaşma tehlikesi haritası, yer sarsıntısı haritası, fay haritası gibi birçok çalışma yapıldı. Fakat bütün haritalarda Avcılar'dan sonrasının olmaması dikkat çekti. Çalışma Alanı içerisine; Bakırköy, Bahçelievler, Güngören, Zeytinburnu, Fatih, Eminönü, Avcılar ilçelerinin tamamı ve Küçükçekmece, Bağcılar, Esenler, Bayrampaşa, Eyüp, Esenyurt ilçelerinin bir kısmı dahil edildi. Prof. Dr. Ali Osman Öncel haritası çıkarılmayan bölgeler için ikinci bir ihale açıldığını fakat kısa bir süre sonra iptal edildiğini söyledi. Öncel bu durumu 'talihsizlik' olarak nitelendirdi  

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.